FETÖ tam anlamıyla diasporaya dönüşmüştür. Diaspora ?kopuntu? demektir. Kısaca ?kopuk? diyebilirsiniz. ?Fetö´nün kopukları? demek daha evladır. Bu kopuklar şimdi, dünyanın her yanında, ülkemizde, şehrimizde bazen en yakınlarımızda eskisinden daha rahat bozgunculuklarını sürdüreceklerdir. Sivas´ın en eski ve en ciddi paralel yapı örgütlenmesinin alanı olduğunu ise bizzat bilmekteyiz. Bu işlerin üzerinin örtülmesi, üzerine gidilmemesi kimseye yarar getirmez. En azından 15 Temmuz´dan altı aya önce, gizli bir kent konseyi oluşturup, darbe başarıyla sonuçlansaydı kimler bugün vali, emniyet müdürü, belediye başkanı, rektör vs. olacaksa karara bağlanmıştır. Tutuklanan Murat Kocar, Sivas açısından kilit bir isimdir.
Herşey ortaya çıkmasına rağmen, ilgili kişilerin önüne bilgi dosyalarını, resmî kayıt ve rakamlarla koyduğumuz halde, Bizim Sivas Gazetesi´nin ilan hakkı üzerindeki oyunun sona erdirilmemesinin makul hiçbir izahını bulamamaktayız. Eski dostlarınıza ayıp etmiş olmaktan korkanlar mı var?
Çocukken ebemkuşağının altından geçen oğlanların kız, kızların oğlan olacağını söylerlerdi. ?Ebem? lafı da oradan geliyor olmasın, kurcalamak isterdim ama şimdilik dursun. 17/25 Aralık tarihleri de ebemkuşağı gibi oldu şimdi. Eski Fetö bağımlılarının en çok kullandıkları gerekçe bu şimdi? Paralel Yapı´nın gerçek çehresini tanımıyorlarmış, tanıyınca vazgeçmişler. Şu sorular ve sortiler bu ebemkuşağının altından geçenleredir:
1. Aranızda olan her neyse çıkar beraberliği miydi, gönül bağı mıydı? Hangisi ehven karar veremiyorum. Bu beraberliğiniz esnasında, paralelci olmayan kaç insanın canını yaktınız? Açın şu konuları öğrenelim, kanun karşısında olmasa bile kamuoyuna ifade verin.
2. Fetö´nün uzantılarıyla çok öncesinden mücadele edenlere göz açtırılmazken, kimin yanındaydınız? Onlarla işbirliği halindeyken, hedefe koydukları insanların adı geçtiğinde en ufak bir itirazınız olmuş muydu? Yoksa beraber kılıç sallamakta bir sakınca görmediniz mi? Bugün de yakınlıklarınızın sürüp sürmediğini önemle bilmemiz gerekiyor. Paralel&Dikey yapı ilişkileri, gördüğümüz kadarıyla tıkır tıkır yürüyor.
3. Bazılarınızın 15 Temmuz 22.30´a kadar umutla beklediğini ve darbe gerçekleşirse erişeceğiniz makamları hayal ettiğinizi düşünüyorum. Meydana gittiğimde, meydanın etrafı Doğanlarla, Şahinlerle çevriliydi. Halkın en temiz kesimleri ve çoğu dar gelirli insanlar, samimiyetle oradaydı; sonradan manzara değişti. 18 Temmuz´dan sonra ise meydan bayağı profesyonelleşmişti. Paralelcilere en yakın olanlar, en büyük bayrağı açma yarışına girdi. Sorum şu: Sizlerin FETO´nun yedek kuvveti olmadığınıza nasıl inanalım? Savcıların, istihbaratçıların, emniyet kuvvetlerinin her şeyinizi sonuna kadar didik didik etmeleri şarttır. Çok çabuk kamufle olan, herkesle düşüp kalkan, ?şahsiyeti sıfırlanmış? insanların en azından tepemizde adam gibi dikilmelerinin önü kesilmelidir. Masum, haksızlığa uğramış insanların bütün vebaline bunlar ortaktır çünkü.
4. Çoğu insanın elinde Aralık 2012 öncesinden süregelen önemli bilgiler var ama bu izleri paylaşacak güvenli bir ortam yoktur. Bu ise diaspora haline dönüşen kriptoların yeniden başka şekillerde yuvalanmaları sonucunu doğurmaktadır. Sayın tövbekârlar, o kadar sene beraberliğiniz oldu, güvenlik kuvvetlerine gidip bildikleriniz hakkında en ufak bir ifade verdiniz mi? Vermedinizse neyi beklemektesiniz?
5. Dikkat ediyorum önceden paralel yapı ile birlikte hedefe koyduğunuz insanlarla ilişkilerinizde en ufak bir değişme yok, eskisinden daha hasım durmaktasınız. Bugün deşifre olmuş gazetelerle, yayınlarla yakın zamana kadar çok yakın ilişkiler içindeydiniz. Bazılarınızın yediği içtiği ayrı gitmiyordu. Bu gazetelerin FETÖ´ye 15 Temmuz sonrası zaferi(!) için infaz listesi hazırlamadıklarının herhangi bir teminatı yoktur. Böyle düşünmeyenler, FETÖ´yü hâlâ tanımamış olanlardır. Bu dostane ilişkiler esnasında neler konuştuğunuza, neler hazırladığınıza dair yetkililere bilgi verdiniz mi? Bu eskide kaldığı söylenen ilişkileri hâlâ sürdürenler var mıdır? Bu konuda sorulacak bazı soruların zamanı henüz gelmedi. Bazı cevapları da günü gelince vereceğimizi bilmenizi isteriz.
17/25 Aralık ?ebemkuşağı? değildir. Dar gelirli, alta düzey memur olup, hizmetlerinden paralel yapıya sempati duyanlar, bağlarını zaten koparmıştır. Esas dikkat edilmesi gereken üst düzeylerdir. Bilinçli bir şekilde ve mesafelice iki tarafı idare eden üst düzey bürokratların, geçmişlerinin didik didik edilmesi şarttır.