Fetö´den daha tehlikelisi; 15 Temmuz, saat 22.30´a kadar Fetöcülerle kol kola olan omurgasız yumuşakçalardır.15 Temmuz öncesi Fetö ile mücadele edenler yıpranırken, Fetö ile işbirliği yapanlar fırsat kolluyordu. Fırsat onlarda, ağlarını ördüler... Son kararname işaret fişeğidir. Bürokrasi ve meclisteki Fetö koruyucuları bütün güçleriyle iş başındadır. Dosyalar göstermelik olarak açılmış; kapağı bile açılmadan kapanmıştır. Bu durum, Ak Parti bakanlarından, milletvekillerinden ve bürokratlarından bile yoğun destek gördüklerinden başka bir ihtimal akla getirmiyor.
Bylock´tan tutuklananların, bürokratik ağ içindeki çıkar ilişkileri çok ileri düzeyde idi. Her toplantıda, her mahfilde bir birleriyle en samimi pozlar içindeydiler. Her kademede yoğun işbirliği yapıyorlardı ve 15 Temmuz´la beraber anında saf değiştirdiler. Bu bürokratlarla, bu zihniyetle Fetö ile mücadele imkânsız ve kocaman bir yalandan ibaret gözüküyor.
Ak Parti kendi içinde, her köşeyi ele geçirmek sevdasıyla yanıp kavrulan örgütlü ve üst düzey destekli çıkarcılardan temizlenmedikçe bu ülkeye huzur yoktur. Fetöcü olarak bilinenlerden daha çıkarcı ve daha sahtekâr olan bu zümre, şehir içinde tam bir şebeke olarak çalışıyorlar.
15 Temmuz´da göçenler, evet bizim şehidimizdir. Onların kanları üzerine meydanda bayrak açan omurgasızlar ise Fetöcü´den daha melundur. Bayrak açma saatleri de darbeden umudu kestikten sonradır. Bylock, bu namussuz güruhun işine yaramış, adlarının çıkmayışı derin Fetöcü yapılanmanın şehre kâbus gibi çökmesinin yolunu açmıştır.
15 Temmuz bir muharebedir; savaş sürecektir. Bu savaşın çok cepheli olduğunu unutursak kaybederiz. Sonuna kadar ve sonuç alana kadar savaşacağız. Bu toraklarda ne Fetö biter, ne de aşağılık işbirlikçileri.