Yalnız yaşardı Zeyno ebem.Gürün'ün ünlü jeep taksisi  olan merhum dedem Bekir Kala nın annesi.

Gürün'de Aksu mahallesinde  iki göz evinde

İlerleyen yaşında kimseye muhtaç olmazdı.

Beli kambur,ufak tefek yapılı, ancak yüregi mangal gibiydi.

Geçimini çorap örerek saglardı.

Eli  fincanlı, kilitli örnegi, deve boynu ve kaz ayagı adını onun çorap modellerinde ondan  ögrendim.

Hafif topaldı.Ama yürümeyi dert etmezdi.'Ebe daha gitmiyon mu ?'şeklinde

Yaşı ile dalga geçenlere 'Siz gidin,ben topalım.Arkanızdan gelirim.'diye ince espiri ile cevap verirdi.

Kışı bizde soba yanında geçirir.

Baharın baglasan durmazdı.

İki pilli el lambası  adeta yıllar önce kaybettigi eşi gibiydi.ikili gibiydiler.Lambası sokak lambası olmayan mahallemizde onun hem gözü.hem güvencesi idi.Çocukluk yıllarımda çöpe atılan pilleri toplar getir aķsam  el fenerinde test yapardık. Feneri aydınlatan pilleri özenle saklardık.

Bir tavugu,birde küçük tüpü onun vazgeçilmezi idi.Tüm mahalle severdi.

Yaşlılar Zeyno Karı der.O' da sarıogluları gibi mahalle komsularına zengin ev diye konuşurdu.Kış geceleri 4 saat süren YARALI MAHMUT hikayesini anlatır, hayatında bir kaç defa Hızır'a ugradıgını söylerdi.

Kendi halinde biriydi.

Kirli çıkındı ebem.Dedem ve annem onun kaç lira birikimi oldugunu ögrenmek için can atarlardı.Asla söylemezdi.Çorap örerek ev  satın alan başka bir kadın daha duymadım.

İLK DEFA SÖYLÜYORUM  BEN BİLİRDİM.

O zamanlar kocaman mor binlikler vardı.Ebemin kasası ve sır küpü bendim.' Ebe para değişiyor varsa paran yenisi ile değiştirelim'.Dedim.İlkokula gidiyordum. Beni çagırdı.Kimse duymasın dedi.Bir beze sarılı 17 adet mor binlik verdi.Bunu üzerinde Fatih Sultan Mehmetin resmi olan yeni binlikle degıstirdim.Kimseye söyledim..Ebem benim bir nevi  arkadaşımdı.Ancak birkonuda anlaşamazdık.On lira verir benden çarsıdan 40 lira değerinde birşeyler almamı isterdi.'Ebe bu para yetmez deyince' birde 'üstünü harçlık et' demez mi idi...Birde dayımın hanımın espirileri varya. Yengem' ebe  evinin damına sogan dikecem yer kalmadı' espirisini çok ciddiye alarak dertlenmesi hala hafızamda.

Hafif agır duyardı.Kötülük bilmezdi.Tüm mahalle severdi.

 

Ne kimseye ,ne  devlete yük olmadan ömrünü tamamladı.

Anadolu kadını Zeyno ebemin adını şimdi kızım Zeynep Gökçen  yaşatıyor. Mekanın cennet olsun Zeyno ebem... (aslında annemin babaannesidir.nam-ı diger taksici merhum dedem  Ķale Bekir in annesidir. Annemi o büyütmüştür.)