Fransa´ da dünyaya gelmiş. Yaşamını o yönde yaşayan bir hanımefendi. Evliliği ile birlikte iman şerbetinden içmiş. İslamiyetle şereflenmiş. Seninle tanışmak güzeldi Leyla.

İstem dışı gözlemliyorsunuz. Çevreye hep tebessüm ediyor .Herkesle selamlaşıyor ,ve sımsıkı kucaklıyor size belli ki iman gömleğini giymeden ,insanlık gömleğini giymiş .Ve iman ile birlikte erdemleri hassasiyetleri oldukça artmış ve çevresindeki insanlara sevgi dolu gözlerle bakıyor .Akabinde bir yorum yapıyor .´´Bu aile çok güzel bir aile herkes çok iyi ,kalpler güzel kalp güzel olursa o insanda güzel olur ´´

Doğru bir tespit Leyla kalp güzel olursa insanın tüm ahlakı güzel olur. Seni tanımak imanın ne yüce bir nimet olduğunu tekrar hatırlattı .

Allah´ın verdiklerinin şükrünü eda etmek yerine vermedikleri için hayıflanmak ne tutarsız bir davranış .Kalbinizi kirletmeyin bir gün Leylalar bakar da bu iman sahibi kalpler nede kirli der .

Güzel gören gözlerin ,iman dolu yüreğin sağ ve selametle olsun Leyla ...

Kalbi kirleten en büyük hastalıklardan biri de kıskançlıktır . Bu duygunun gelmesi engellenemez belki ama geldiğinden derhal tövbe edip ,yönümüzü kalplerin sahibine çevirmek lazım .

Çünkü Kıskançlık girdiği kalbi sürekli kirletir.

İnsan yeryüzüne geldiğinden beri, ilişkiler kıskançlık savaşlarıyla kaynıyor. Hz. Âdem´in (as) ilk oğlu kıskanç Kabil, öz kardeşi Habil´i öldürdü. Güzelliğini kıskanan kardeşleri küçücük Yusuf´u (as) kaybolsun diye bir kuyuya attılar. Bir kadın paraşütçü, kıskandığı arkadaşının paraşütünü gevşetti de çakılarak ölmesine yol açtı. Bir erkek, eşinin aşırı ilgisinden kıskandığı öz bebeğini boğdu. Neden?

Kıskançlık, insanın öz onurunu, ailesini, canını, malını koruması değil, başkalarının üzerine çıkmaya çalışmasıdır. Kin veya kibir karanlığına girip ölümsüzlük zannına kapılan kalp, dünyevi değerleri yücelttiği düzeyde kıskanır. Benliğiyle büyüklenen, başkasının büyüklenmesinden bunalır. Güzelliğiyle kibirlenen daha güzeliyle yan yana gelemez. Malıyla büyüklenen zenginle kıyaslandığında renkten renge girer.

Kıskançlık sorun çözmez. İnsanın kalbine kıskançlık koyması, içine bir dinamit fıçısı doldurmasından daha dehşetlidir. Dinamit işini birden bitirir; kıskançlık ise kalpte ebediyen patlamaya devam eder. Çare kalpte gizlidir:

1)Allah´ın sana verdiğini şükürle sahiplen!

2)Allah´ın başkasına bağışladığından bakışını çek!

3) Tüm dünyevi değerlerini kasapta asılan etler gibi ölüm mührüyle damgala!

4)Benliğini bedeninle birlikte soyunup hiçliğe savur ki, hafifleyen ruhaniyetin kanatlanıp göklere yükselsin!

5)İlahi ahlak aracılığıyla Allah´ın rahmet okyanusuna tutun ki, sıradan su savaşlarına karışmayasın

 

´´Kalpler yalnızca Allah´ın emrindedir..sen kalbini  Yusuf  gibi temiz tut ki, Züleyhalar zaten senin gönlünde yer alacaktır. Gözümün görmediğini gönlüm neylesin. Rabbim herkese gönlünden geçeni nasip eylesin. Yusuf  olmak için Yusuf  gibi yürek gerek, gönül gerek, iman gerek. ´´

Bu güzel söz ile bitirirken gönülleri kirletmemek duasıyla ...