Öyle bir zamandayız ki, milyonlar harcanarak kurulan takımların kaderini tek bir hakem belirler duruma geldi.
Günümüz futbolunda futbol hakemlerinin yaptıkları hatalara en aza indirmek için yeni bir sistem uygulanmaya başlandı.
Ne mi bu sistem?
“VAR” sistemi.
Evet “VAR” sistemini bile çaresiz bırakıyor, futbol hakemleri.
Öyle ki maçlarda yapılan hataları en aza indirmek getirilen bu sistem hiç işe yaramamış gözüküyor.
Halen maçlarda hakemler, verdikleri yada vermedikleri kararlarla sahanın yıldızı olmayı başarıyorlar.
Hatta “yıldız” olmaları ve hevesleri bir iki maçta değil.
Neredeyse ülkemizde oynanan tüm maçlarda bunu layıkıyla başarıyorlar.
Hakemler; yönettikleri maçlarda hata yapmak şöyle dursun, artık yanlış yapıyorlar.
Yapılan bu yanlışların kasıtlı mı?
Yoksa gerçekten bilmeyerek mi yapılıyor?
Soruları sorgulanmıyor bile...
Bu yapılan hatalar, yada yanlışlar diyelim rekabetin tadınıda kaçırıyor.
Rekabetten çok futbol; golü, sarı kartı, kırmızı kartı, dakikası, saniyesi, tacı ve korneri ile paralı bir oyuna dönüştü.
Öyle ki futbolda dönen paralar, günümüz futbolunu çoktan kirletti.
İşte bu nedenden dolayı hiç kimse sahada yapılan mücadeleye ve hakemlerin verdiği kararlara saygı duymuyor.
Saf ve temiz futbol anlayışı artık çok ama çok geride kaldı.
Kazanılan ve beraberliğe verilen pirimler, futbolun dar alanda oynanmasına sebep oldu.
Futbolun asıl ruhu olan rekabet, son yıllarda kendisini paraya bıraktı.
Ülkemizde futbol öyle bir ekonomik hal aldı ki, kimse de taraftarlık duygusu kalmadı.
Kulüpler bile futbolseverlere “taraftar” gözüyle değil, “müşteri” gözüyle bakıyorlar.
Pazarlama stratejisi gereği, yayın ihaleleri ve sponsorlarla büyüyen pastadan herkes pay almak çabasında.
Tabii, bu payı alırken futbolun kalitesi ve taraftarın yani “müşterinin” memnuniyeti kimsenin umurunda değil.
Varsa, yoksa gelsin paralar...
İşte bu nedenle milyon liralar harcanarak takımlar kuruluyor.
Akla ve mantığa sığmayacak kadar paralarla kurulan takımları, bir hakem yönetiyor.
Milyonluk takımların kaderini ise işte bu hakem çaldığı yada çalmadığı düdüklerle belirliyor.
Büyüyen futbol ekonomisinden kimin daha fazla pay alacağına “hakem” karar veriyor.
Bunun için her maçta gözler, takımlardan çok hakemlerin üzerinde oluyor.
Maçtan sonra oynanan futboldan ziyade, hakem konuşuluyor.
Bazı hakemlerde maçların stresini kaldıramaz hale geliyor.
Bazı hakemlerde kendilerine verilen bu yetkiden dolayı “güç” kendilerinde olduğu için tepeden bakmaya başlıyorlar.
Sahada ki duruşlarında bile farklı bir havaya ve psikolojiye bürünüyorlar.
Kısacası futbol; bir oyun olmaktan çıkıyor.
Kulüplerin birbirleriyle rekabetinin ortadan kalktığı gibi, hakemlerle çıkar ve güç çatışmasına dönüştüğünü söyleyebilirim.
Ülkemiz futbolunda ise hakem tartışmalarına çözüm Merkez Hakem Kurulu başkanlarının değişmesiyle aranır oldu.
Çözüm oldu mu derseniz?
Son 20 yıl içerisinde 14 defa değişen Merkez Hakem Kurulu başkanlığını gördüğüm de çözüm olmadığı görülüyor.
Başkanlar değişse de, futbolda pek bir değişiklik olmamış.
Futbolda; aynı kararlar, tartışmalar, güvensizlik ortamı devam ediyor.
Milyonlarca liraların olduğu bir oyun artık futbol.
Tek bir hakem çaldığı yada çalmadığı düdükle karar veriyor, milyonların hangi takıma gideceğine.
Kalın sağlıcakla...
HAKEM VE 'MİLYONLUK' TAKIMLAR!..
Şeref Kaya
Yorumlar