Eylül sanki her sene daha bir başka dokunurdu, yazın coşkusu kargaşası telaşı ile yoğrulmuş bedenimize, bedenimizi dinlendirir, aynı zamanda ruhumuza da iyi gelirdi. Bedene iyi gelen şey ruha, ruha iyi gelende bedene iyi gelir sanki. Düşünün sohbetinden haz aldığınız biriyle birlikte olma imkânı yakaladınız, sohbet ettiniz, bu sohbetin emareleri hem ruh da hem bedende olacak. Halimizin keyfimizin yerinde olmasına kısacası, ''Ağız tadı'' deriz, ağız tadı o veya şu sebepten yoksa hiçbir şeyinde tadı yok demektir. Bu yıl birçok şeyin tadı yok gibi, tüm dünyanın mücadele verdiği covid-19 her meselenin üstüne kara bir bulut oldu çöktü ve dünyanın ağız tadı kaçtı!

''Üzüntüler paylaşıldıkça azalır, sevinçler paylaşıldıkça çoğalır'' diye öğrenmiştik. Tüm üzüntülerde bir yalnızlık hâkim ve tüm sevinçlerin kanadı kırık. Bunları yaşarken bir taraftan dua ediyorsunuz. ''Allah’ım bize eskisi gibi birlik beraberlik dolu günler nasip et!'' Tarih bunu da yaza dursun bizde torunlarımıza anlatacağız belki bu belirsizlikle dolu günleri, söylemesi kolay yaşaması zahmetli günleri.

EYLÜL...

Ne çok şiir yazılmış sana anlaşılan aylar içinde bir başka yerin var. Naz makamında. Özdemir ASAF dan birkaç mısra bizi serinletsin. Ne güzel söylüyor ''yeniden başlamak duygusu'' hadi yeniden başlayalım öyle ise bu Eylül hatırına düşmanlarımızı bağışlayalım dostlarımızı daha çok sevelim bu...Ağzımızın tadı tekrar yerine gelir belki bu Eylül hatırına.

 

Eylül sabahının serinliğini
Yaprakların serinliğini
Ciğerlerime dolduruyorum
Sessizlik ve serinlik
Birleşiyor
Yıkanmış güvercinler
Ve çok uzakta bir tren sesi
Her zaman yeniden başlamak duygusu
Doğuyor içimde
Her uyanışımda
Düşmanlarımı bağışlıyorum
Daha çok seviyorum dostlarımı
Her uyanışımda
Eylül sabahının serinliğini
Yaprakların serinliğini
Yüreğime dolduruyorum.

 

Bir dahaki yazıda buluşmak duası ile.