Sivasspor’un sezon başından bugüne kadar, nasıl bir oyun sistemi ile oynadığı sorusu hiç aklımdan çıkmıyor. 
Bazı maçlarda tam buldum diyorum ama maçı biraz izledikten sonra yine yanıldım diyorum. 
Bende aynı Sivasspor gibi oyun içerisinde gel-gitler yaşıyorum! 
Galiba bu durumum, sezon sonuna kadar sürecek... 
Teknik direktör Bülent Uygun’un takıma bazı dokunuşları oldu. Takım, biraz daha organize gözüküyor ama onun oyun sisteminin de tam olarak ne olduğunu anlamakta güçlük çektiğimi ifade etmek istiyorum. 
Oyun başladı ve Hatayspor, karşılaşmasına da 5-4-1 sistemi ile başladık. 
Rakibimiz Hatayspor zaten üzerimize gelmekte zorlanıyor ama bizimde pek gitmeye gönlümüz yok gibi bir ortam oluştu maçta. 
Bülent hoca, defansın sağında son maçların başarılı oyuncusu Murat Paluli’nin yerine yeni transfer Azizbek ile başladı. Azizbek’i beğendim, iyi futbolcu. 
Cezası nedeniyle takımdaki yerini alamayan İbrahim Akdağ’ın yerine ise orta sahada sezon başından beri oynayan Charisis’e forma verdi. 
Defansımızda ki kurguyu ise bozmadı ve Uğur, Aron, Caner, Poungouras ve Azizbek’ten oluşan 5’li defans ile çıktı. 
Ama en önemlisi Sivasspor’un 10 numarası olarak alınan Çaktaş ve yine büyük umutlarla alınan Queensy Menig’in yedek kalmasına şaşırdım. 
Sivasspor’un orta sahada organize olması ve ataklarını bilinçli yapması için alınmadı mı bu futbolcular? 
Hazır değiller mi? 
Bazı futbolcular, özellikle Raı Manaj ve Emrah Bassan’ın bireysel çabalarıyla pozisyon bulmaya çalışıyoruz. 
İşin kısası, kısır bir oyun oynuyoruz, organize ve takım halinde bir atak yapamıyoruz. 
Maçın başlama ve bitiş düdüğü arasında geçen zaman içerisinde sadece defans yapmaya çalışıyoruz.  
Hatta, maçın sonlarına doğru takımda bulunan bütün stoperleri oyuna aldık. 
Amacımız defans yapmak ve gol yememek tabi. 
Bunu da pek başardığımızı söyleyemem, kalecimiz Ali Şaşal’ın kurtarışları olmasa bazı maçlarda tarihi mağlubiyetler yaşardık. 
Sivasspor’un futbolunu öyle '” Bir gol bul-geriye yaslan- üstüne yat” anlayışıyla anlatmaktan başka çarem yok. 
Son haftalarda oynadığımız, nerdeyse tüm maçların kahramanı kalecimiz Ali Şaşal... 
Bu da gösteriyor ki, “ne oynuyorsak” o oyun sistemimiz çok kötü! 
Burada tek teselli olduğum nokta, son maçlarda kötü oyunla da olsa aldığımız puanlar. 
Ama, böyle bir futbol anlayışıyla ve oyun sistemiyle daha kaç hafta devam ederiz bilmiyorum. 
Öyle yada böyle bir şekilde Raı Manaj’la bir gol buluyoruz. İşte asıl mesele şu; bundan sonra “NEDEN?” geriye yaslanıyoruz.  
Bülent hoca, bu soruna yada oyun sistemine bir çözüm bulmalı.  
Elindeki kadroyla daha iyi futbol oynatabilir, taraftarında benimde beklentim bu yönde. 
Haksız mıyım? 
Kalın sağlıcakla...