Bayram geldi  efendim, mübarektir kendileri mübarek mübarek geldiler efendim. Kutlu ve mutlu bir şekilde teşrif ettiler efendim.

Onbir ayın ardından bir ay boyunca evlerimize, mahallemize, şehrimize, ülkemize, dünyamıza, alemlere misafir olarak gelen, gönüllerimize işleyen Ramazan ayı, helallerin bile haram olduğu aydı bizler için. Aslında biz ömür orucundaydık. İmsak kesileli epey olmuştu. İftar kim bilir ne zamandı? Kaç gün, kaç ay, kaç yıl sonra? İftar etmeden ölmek de vardı.

Bu ayda Kadir vardı. Kur’an’ın sırrının indirildiği, bin aydan daha değerli bir ömür gecesi… En hayırlı İlahi gece… Onun için susmuştuk, beklemiştik, hak etmiştik. 

Berat da vardı ondan önce. Ondan önce Miraç, daha önce de Regaip vardı. Regaip, temizlenme değil miydi, arınma, Ramazan gibi ılık ılık yüreğimize işlediği o anlarda…

Gündüzleri beklemeli, ama sabırlı ve ibadetli. Ramazan’ın her akşamı, iftar vakti bir bayram değil mi? İftarlı günler, dünyalar kadar yesek doymayacağız havası bir bardak su ile bozulan o bayram anı artık seneye tehirlenmek üzere…

Ramazan boyunca adalet kavramını idrak eden, adaleti sabırla yoğuran bizler, ihsanı daha iyi kavradık değil mi? Kazanımlarınımızı, edinimlerimizi ihsanladık ve ardından ihsanlarda bulunduk değil mi? Çünkü Allah bize adaleti ve ihsan etmeyi emretmiyor mu? Hem de yakınlarından başlayarak, önce evini sonra evinin önünü temizlemeye başlar gibi, bol bol ihsanlarda bulunmak…

Sonrası gerçek bayram…

Evreka der gibi, buldum diyerek haykırmak gibi…

Yalancı iftar bayramlarının hemen ardından bit kutlama mesajı verir ilah bize, bayramınız mübarek olsun diyerek gerçek bayramla yüzleştirir. Nefislerini bir ay süreyle Allah rızası için yeme, içme ve cinsel arzularından alıkoyan mü’minler, böylesine bir bayramı hak ederler. Ramazan Bayramı bu anlamda bir aylık Ramazan orucunun toptan iftar vaktidir. Bu sır içindir ki, bu bayrama “Fıtır Bayramı” adı verilmiştir. Her gün oruçlarını kusursuz tamamlayanların iftarla sevindikleri gibi, bir ayı tamamlayanların da bayramla sevinmeleri, Ramazan Bayramının en manalı ve duygulu bir yönünü teşkil eder.

Ve kutlu Peygamber bize şöyle emreder: “ Sizin eğleneceğiniz iki gününüz var. Allah, Cahiliye devrindeki o günlerin yerine size daha hayırlısını verdi. Onlar Ramazan ve Kurban Bayramı günleridir .”

Son günler, bugün yarın ve ardından arafe…

“Memecimin gliği” çocuk seslerinde bir güne hazırlandınız mı? Çocuklara şekerlerini, hediyelerini hazır ettiniz mi? Bu güzel geleneği sürdürmeye hazır mısınız?

 

Sevinçlerin dolu olduğu bu anlar inanın her yaştan insanlar için aynı duygu selini oluşturmaktadır. İleri yaşta olanların geçmişe olan özlemleriyle ‘nerede…’ şeklinde başlayan arayış ve özlem sesleri, bayram sevinciyle teskin olur…

Bayramınız bayram olsun efendim, gelen bayramdır, iftar bayramlarının ardından nihayet bayramıdır, fıtır bayramıdır, mübarek olsun…