"YİĞİDOLAR"DAN SESSİZ ÇIĞLIK!...

Lig’de bulunduğu konum itibariyle çok ama çok önemli bir maça çıkacak olmasına rağmen, şehirde ve camia da “sessiz bir çığlık” var. Son haftalarda Süper Lig’de aldığı kötü sonuçların ardından Türkiye Kupası yarı finalinde de Fenerbahçe’ye elenen DG Sivasspor’da işler pekte iyi gitmiyor. DG Sivasspor camiası için son derece önemli olan bir maç oynanacak yarın Sivas’ta. Sosyal medyaya yada şehre baktığımda herkes takımının kötü olduğunu ve düşme potasından çıkmasının zor olduğunu çığlık çığlığa haykırıyor. Fakat, bu öğle bir çığlık ki, hiç ses çıkmıyor. Yani atılan çığlıkların sessiz kaldığını görüyorum. Atılan çığlıkların anlam kazanması için hiçbir çalışma yapılmıyor. Hiç kimse ve de hiçbir kesim her hangi bir hazırlık ve organizasyon peşinde değil. Hatta bazı şehrimin güzel insanlarının umurunda bile değil, DG Sivasspor’un küme düşecek olması diyebilirim. Anlayacağınız camia olarak bal yapmayan arı gibiyiz. Kimse taşın altına elini koymuyor, kendisine düşen görevi yapmıyor. Taraftar bu takıma neden küstü bunu anlamak mümkün değil. Kafam almıyor bunu desem yeridir, inanın… Takımın ligde bu sezon son 2 maçı kalmış.  Evet, Konyaspor ve Kayserispor ile son iki haftada karşı karşıya gelecek DG Sivasspor. Bu iki karşılaşmasını da kendi saha ve seyircisi önünde oynayacak. Ama bunun pekte bir anlamı yok gibi yada olmayacak gibi görüyorum. Neden mi? Şehirdeki havaya ve camianın durumuna bakarsak hiçte avantaj gibi durmuyor, kendi saha ve seyircimiz önünde oynayacağımız maçlar. Avantaj değil kendi sahasında oynayacak olması, taraftarların karşılaşmalara ilgisi yok. Kendi sahamızda oynayacağımız maçları avantaja çevirmek için tribünlerin tıklım tıklım olması ve rakip üzerinde baskı kurması gerekir. Ve hatta, taraftarlarımız da hakem üzerinde de baskı kuracak atmosfer oluşturmalıdır. Bunları yapmadığımız sürece kendi sahamızda oynamanın bir önemi ya da deplasman da oynamaktan farkı yok diye düşünüyorum. DG Sivasspor’un ligde ki bulunduğu konum itibariyle son iki kritik maçı bu maçlar. Yönetim ve özellikle taraftar gruplarının, takımı ve taraftarı maça motive edecek organizasyonlar yapması gerekir. Aksi durumda sosyal medya ve kahve köşelerinde yapılan konuşmalarla atılan çığlıkların hiçbir anlamı yok. Sessiz sessiz aramızda tartışmış oluruz. Yada çığlık çığlığa ama ses çıkartmadan!... Takımın bulunduğu pozisyondan çıkması için hiçbir katkısı da yok, bu yapılan boş tartışmaların ve atılan çığlıkların. Evet, yapılan konuşmalar boş ve anlamsız olarak kalır. Atılan çığlıkların sesli olması için gayret göstermemiz gerekir. Çok geç kalmadan, evet çok geç kalmadan.