YAŞADIĞIMIZ 'TRANSFER' SANCISI!.. 

Sivasspor’un bu günlerde yaşadığı hastalığın adı tam olarak bu: “Transfer sancısı”... 

Geçtiğimiz sezonların aynısını yaşıyoruz derken, hata yapmışız! 

Bu yıl transfer döneminde daha da kötüyüz... 

Sivasspor’da eski başkan Mecnun Otyakmaz’ın kulüp başkanı olduğu günden bu yana farklı bir metodu mu demek lazım, yoksa hakikaten üzerine ince hesaplar yapılıp hataya yer vermemek için bilerek mi ağırdan alınıyor diye yorumlamak mı lazım bilemiyorum. 

Artık başkan değişti! 

Yeni Başkan Bahattin Eken’inde Mecnun Başkanla aynı yolu izlediğini düşünmemek elde değil. 

Başkan Bahattin Eken, kulüp başkanlığını birden kucağından buldu diye düşünebiliriz. Fakat hepimiz biliyoruz ki, TFF seçimlerinden önce bu durum mutlaka değerlendirilmiştir. 

Yani Bahattin Başkan için çokta sürpriz olmamıştır! 

Transfer döneminde kalburüstü futbolcular sağa sola gidecek, sonra ani bastıran yaz sağanağı gibi hurra Sivasspor’un transferleri gelecek... 

Doğru ya da yanlış bunu tartışmıyorum ama bu transfer tarzı artık Sivasspor ile özdeşleşti. 

Özdeşleşti diyorum çünkü transfer piyasasında bulunan futbol insanları ve taraftarlar Sivasspor yönetiminin bu halini kabullenmiş durumda... 

Başkanın transferde izlediği bu yolu kanıksayan “yiğidolar” olsa da yadırgayanların sayısı da bir hayli fazla. 

Hepinizin bildiği gibi ünlü İngiliz Fizikçi Newton’un en bilenen yasası “etki-tepki” yasasıdır. 

Yasanın özeti “Her etkiye karşılık eşit ve zıt bir tepki vardır.” yasa budur. 

Sivasspor yönetimi transferde süreci ağırdan aldıkça aynı oranda taraftardan ve medyadan homurdanmalar yükseliyor. 

Önce taraftarlar; yerel basını, yönetimi eleştirmemek ve harekete geçirmemekle suçluyor. 

Aynı anda ise yerel basın; yönetimi geç kalmakla itham ediyor ve görüşüldüğü düşünülen isimleri bir bir spor sayfalarına yazmaya başlıyor. 

Görüşülen futbolcunun isminin medyada yer almasının ardından “adı kulüple anılan futbolcu” istediği paradan bir kuruş aşağı inmiyor.  

Futbolcunun düşüncesi ise ‘Ne de olsa taraftar, medya beni istiyor’ diyor, ciddi bir pazarlık direnci gösteriyor. 

Sonuç olarak böyle bir durumda yönetimin pazarlık opsiyonunun elinden alındığı düşünülüyor. 

Sivasspor olmasa da bazı kulüplerde yaşanan bu kamuoyu baskısına daha fazla dayanamayarak 3 -5 TL demeden oyuncunun istediği rakamı veriyor. 

Böyle olunca da en nihayetinde yönetim, ağırdan aldığı transfer sürecinde en fazla ortada kalan taraf oluyor. 

Biz mi hata yapıyoruz, taraftar mı, yönetim mi? 

Bunun cevabını siz verin! 

Aslında yıldız diyebileceğimiz iyi bir transferde yaptık. 

İngiliz futbolcu Alex Pritchard, Sivasspor’umuzun formasını giyecek. 

Haliyle yapılan ilk transfer, kulübün aynası olur.  

Transfere iddialı bir isimle başlamak, başka yıldızları da Sivas’a çekmek için elimizi kolaylaştıracaktı. 

Ne yazık ki, tüm bunlar şu ana kadar olmadı.  

Hepimizin gerginliği birkaç iyi transfer sonrası gidecektir.  

Yönetim ne yapıp edip 2 – 3 gün içinde bir isme imza attırıp, camianın transfer sancısını, bitirmelidir. 

Kalın sağlıcakla...