Tarihi Camide Yüzyıllık Estetik Dokunuş Ahşap ve Taşın Eşsiz Uyumu
1807 yılında Hicri 1222’de inşa edildiği bilinen bu cami, yaklaşık 1 metre kalınlığında kerpiç beden duvarlarıyla dikkat çeker. Dikdörtgen planlı son cemaat yerine kuzeydeki avludan girilmektedir.
Ahşap tavanı kare bölümlere ayrılan bu bölüm, sadeliği ve işçiliği ile ziyaretçilerini tarihin derinliklerine götürüyor. Ana ibadet alanı kare planlı olup, taban ve tavanı tamamen ahşaptan yapılmıştır. Tavanın ortasında yer alan baklava dilimlerinden oluşan göbek, mekâna ayrı bir zarafet katıyor.
Ahşap ve Taşın Uyumu
Caminin dikkat çeken bir diğer özelliği ise ahşap korkuluklu kadınlar mahfilidir. Bu mahfil, kuzey iç cephede yer almakta ve sade yapısıyla mimarinin zarif detaylarını gözler önüne sermektedir. Caminin güney duvarında yer alan daire kesitli mihrap nişi ise beş sıra mukarnasla çevrelenmiş olup, bitkisel motiflerle süslenmiştir. Bu motifler, caminin hem sade hem de etkileyici yapısını tamamlar niteliktedir.
Minarenin Heybetli Yapısı
Caminin kuzeybatısında yer alan minare, kesme taştan yapılmış kare kaidesiyle sağlam bir yapıya sahiptir. Kaideden silindirik gövdeye geçişler ustalıkla işlenmiş, pabuç kısmı elde edilmiştir. Minarenin sonuna doğru genişleyen şerefe kısmı ve üzerindeki taş petek bölümü, yapının hem sağlamlığını hem de estetiğini yansıtmaktadır. Minarenin batı yüzünde yer alan üç satırlık mermer kitabe ise, bu tarihi yapının zamanla nasıl bütünleştiğini gözler önüne seriyor.
Caminin hem taş hem de ahşap işçiliği, yüzyıllık mimari dokusunu bugüne taşımakta ve ziyaretçilere tarihi bir yolculuk sunmaktadır.
Musa Demir