Sivas Kadın Platformuna bağlı dernek ve vakıflar 8 Mart Dünya Kadınlar Günü sebebi ile açıklama gerçekleştirdi. Şehir merkezinde bir araya gelen kadınlar slogan ve pankartlarla mağdur ve yalnız kadınlara destek oldu.
29 Ekim Kadınları Derneği, Yardımseverler Derneği, Üretici Kadın Girişimciler Derneği, Kimsesiz Çocukların Koruma Derneği, Cem Vakfı Kadın Kolları, Hacı Bektaş Veli Vakfı Kadın Kolları ve bir çok vatandaş katıldı.
Dernek ve vakıf temsilcilerinin yapmış olduğu basın açıklamasında kadınların istihdamı, kadına şiddet, kadın hakları, eşitlik konularına dikkat çekilerek 8 Martın önemi anlatıldı.
Sivas Kadın Platformları ortak açıklamada ‘’8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda çoğu kadın 129 işçi can verdi. Ruhunuz şad olsun sizin mücadeleniz bu gün bizlere ışık tutuyor. 26-27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'nın Kopenhag kentinde 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında (Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı) Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart'ın Dünya emekçi Kadınlar Günü) olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi. He ölen kadınlar anılarak emek yıl etkinlikler düzenlenerek mücadelesi için kutlamalar yapılmıştır. Ülkemizde de ilk kutlama1921 yılında başlamıştır.
2024 yılına gelindiğinde de biz kadınların halen erkek egemen toplumun etkisinden kurtulamadığımız yaşadığımız baskılar eşitsizlikler olanca hızı ile devam etmektedir. Dünya nüfusunun yarısını oluşturan kadınlar. Eğitimde, sağlıkta Siyasette, kamu kurum ve kuruluşlarının üst düzey yöneticiliğinde, istihdamda, mal varlığında eşit değiliz. Dünya da kadın erkek eşitliği sıralamasında en gerilerdeyiz. Bu nedenle kadınlar şiddet mağduru olarak yaşam mücadelesi vermektedir. Ezilen horlanan, öldürülen kadınların sayısı gün geçtikçe hızla yükseliyor. Kadınlar sadece cinsellik olarak algılanıyor. Kadın erkek eşitliği denildiğinde fiziki görüntümüz kast edilmiyor. Devlet yöneticilerimiz özellikle bunu kast ediyor. İşine geldiği gibi yorumluyor. Toplumda algı karmaşası yaratıyor. Ne zaman ki kadınlar eşit haklarını alır eşit yurttaş oldukları oy verip seçtiğimiz vekillerimiz tarafından eşit yurttaş olarak kabul görürse ve seslendirip dillendirilirse Mecliste kadın erkek eşit yurttaştır denilirse ancak toplum kabullenir çünkü toplumun aynası TBMM DİR. Devletimizin yöneticileri tarafından sürekli olarak kadınlar üzerinden siyaset yapılmaz. toplumda algı değişikli oluşursa kadınların sadece cinsellik olarak görülmeyerek Ülke yönetimi ortaklaşır siyasette. İstihdam da eşitlenirsek kadına yönelik şiddet ve kadın katliamları son bulur.
Cumhurbaşkanımızın dediği gibi kadın cinayetlerinden devlet sorumludur. anaların diz kapağının üstünden tahrik olanlara, 6 yaşındaki kız çocuğunun evlenebileceğini iddia eden sapkınlar olduğu sürece anaların ve çocukların hayatı ve namusu tehlikededir. Bu sapkınlar meclisteki söylemlerden cesaret bulmaktadırlar. Yetkililer söylemlerine dikkat etmelidir. Bu nedenle Mecliste kadın sayısı % 50 olmalıdır. mal varlığı eşit olmalı, eğitimde, İstihdamda, siyasette,kamu kurum ve kuruluşlarının üst düzey yöneticiliğinde kadınlara eşitlik sağlanmalıdır. Kadın erkek eşitliği her seferde dile getirilmelidir. ki kadına yönelik şiddet son bulsun. Bizler Sivas ilinde faaliyet gösteren kadın dernekleri olarak Devletimizden taleplerimiz var. Kadınlar üzerinden siyaset yapmanızı, Baş örtülü veya başı açık bacılarınız için sık sık söylemlerle gündeme gelmenizi İstemiyoruz Bu söylemler. kadınlar ve erkekler arasında kutuplaşmalara neden oluyor. Dostluk bozuluyor. Bunun sebebi sizlersiniz.
Biz kadınlar yaşadığımız ülkemizde ayrımcılık yapılmasını kadınlara şekil vermesini istemiyoruz. Kadınların görüntüsüne değil Sosyal, Hukuksal. Haklarımızı konuşun ve saygı gösterin. Dillendirin. Yasalarla belirleyin 81 ilde vali sayısının % 50 kadın olsun kadınlara fırsat tanıyın Kadınlar için her siyasi parti zorunlu olarak % 50 kota uygulaması yapın fermuar sistemi olsun talebimizdir. Bizler eşit yurttaşlarız kabul edin. Sizlerin kabul etmiyoruz bizim fıtratımızda yok gibi söylemleriniz kadını aşağılıyor bunun farkına varın bir çok fırsatçıya koz vermiş oluyorsunuz .sorumlusunuz. Her kadının sosyal ve sağlık güvencesinin olmasını sağlayın. Çalışan kadınlara ücretsiz kreşler yapın. Sosyal yardımları kendi yandaşlarınıza yapmayın hakça bölüştürün, Üniversitelere yapmış olduğunuz kız yurtlarının güvenliğini ve ulaşımını sağlayın. Kadın cinayetlerini işleyen katilleri affetmeyin. En ağır cezaları verin Okullarda çocuklarımızı kız ve erkek diye ayırmayın onların kardeş ve arkadaş olduğunu vurgulayın ki bir birlerini sevmeyi ve korumayı öğrensinler. kızları sadece cinsellik olarak algılamasın Bu yılın ana teması algı değişikli istiyoruz. TBMM Kadın Erkek eşit yurttaş kabul edilmesini istiyoruz. Cumhurbaşkanımızın, Bakanlarımızın, Millet vekillerimizin bu konuyu mecliste gündeme getirmelerini algılamalarının değiştiğini yüksek sesle söylemelerini bekliyoruz’’ ifadelerine yer verdi.
Bahar Hızar
29 Ekim Kadınları Derneği, Yardımseverler Derneği, Üretici Kadın Girişimciler Derneği, Kimsesiz Çocukların Koruma Derneği, Cem Vakfı Kadın Kolları, Hacı Bektaş Veli Vakfı Kadın Kolları ve bir çok vatandaş katıldı.
Dernek ve vakıf temsilcilerinin yapmış olduğu basın açıklamasında kadınların istihdamı, kadına şiddet, kadın hakları, eşitlik konularına dikkat çekilerek 8 Martın önemi anlatıldı.
Sivas Kadın Platformları ortak açıklamada ‘’8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda çoğu kadın 129 işçi can verdi. Ruhunuz şad olsun sizin mücadeleniz bu gün bizlere ışık tutuyor. 26-27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'nın Kopenhag kentinde 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında (Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı) Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart'ın Dünya emekçi Kadınlar Günü) olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi. He ölen kadınlar anılarak emek yıl etkinlikler düzenlenerek mücadelesi için kutlamalar yapılmıştır. Ülkemizde de ilk kutlama1921 yılında başlamıştır.
2024 yılına gelindiğinde de biz kadınların halen erkek egemen toplumun etkisinden kurtulamadığımız yaşadığımız baskılar eşitsizlikler olanca hızı ile devam etmektedir. Dünya nüfusunun yarısını oluşturan kadınlar. Eğitimde, sağlıkta Siyasette, kamu kurum ve kuruluşlarının üst düzey yöneticiliğinde, istihdamda, mal varlığında eşit değiliz. Dünya da kadın erkek eşitliği sıralamasında en gerilerdeyiz. Bu nedenle kadınlar şiddet mağduru olarak yaşam mücadelesi vermektedir. Ezilen horlanan, öldürülen kadınların sayısı gün geçtikçe hızla yükseliyor. Kadınlar sadece cinsellik olarak algılanıyor. Kadın erkek eşitliği denildiğinde fiziki görüntümüz kast edilmiyor. Devlet yöneticilerimiz özellikle bunu kast ediyor. İşine geldiği gibi yorumluyor. Toplumda algı karmaşası yaratıyor. Ne zaman ki kadınlar eşit haklarını alır eşit yurttaş oldukları oy verip seçtiğimiz vekillerimiz tarafından eşit yurttaş olarak kabul görürse ve seslendirip dillendirilirse Mecliste kadın erkek eşit yurttaştır denilirse ancak toplum kabullenir çünkü toplumun aynası TBMM DİR. Devletimizin yöneticileri tarafından sürekli olarak kadınlar üzerinden siyaset yapılmaz. toplumda algı değişikli oluşursa kadınların sadece cinsellik olarak görülmeyerek Ülke yönetimi ortaklaşır siyasette. İstihdam da eşitlenirsek kadına yönelik şiddet ve kadın katliamları son bulur.
Cumhurbaşkanımızın dediği gibi kadın cinayetlerinden devlet sorumludur. anaların diz kapağının üstünden tahrik olanlara, 6 yaşındaki kız çocuğunun evlenebileceğini iddia eden sapkınlar olduğu sürece anaların ve çocukların hayatı ve namusu tehlikededir. Bu sapkınlar meclisteki söylemlerden cesaret bulmaktadırlar. Yetkililer söylemlerine dikkat etmelidir. Bu nedenle Mecliste kadın sayısı % 50 olmalıdır. mal varlığı eşit olmalı, eğitimde, İstihdamda, siyasette,kamu kurum ve kuruluşlarının üst düzey yöneticiliğinde kadınlara eşitlik sağlanmalıdır. Kadın erkek eşitliği her seferde dile getirilmelidir. ki kadına yönelik şiddet son bulsun. Bizler Sivas ilinde faaliyet gösteren kadın dernekleri olarak Devletimizden taleplerimiz var. Kadınlar üzerinden siyaset yapmanızı, Baş örtülü veya başı açık bacılarınız için sık sık söylemlerle gündeme gelmenizi İstemiyoruz Bu söylemler. kadınlar ve erkekler arasında kutuplaşmalara neden oluyor. Dostluk bozuluyor. Bunun sebebi sizlersiniz.
Biz kadınlar yaşadığımız ülkemizde ayrımcılık yapılmasını kadınlara şekil vermesini istemiyoruz. Kadınların görüntüsüne değil Sosyal, Hukuksal. Haklarımızı konuşun ve saygı gösterin. Dillendirin. Yasalarla belirleyin 81 ilde vali sayısının % 50 kadın olsun kadınlara fırsat tanıyın Kadınlar için her siyasi parti zorunlu olarak % 50 kota uygulaması yapın fermuar sistemi olsun talebimizdir. Bizler eşit yurttaşlarız kabul edin. Sizlerin kabul etmiyoruz bizim fıtratımızda yok gibi söylemleriniz kadını aşağılıyor bunun farkına varın bir çok fırsatçıya koz vermiş oluyorsunuz .sorumlusunuz. Her kadının sosyal ve sağlık güvencesinin olmasını sağlayın. Çalışan kadınlara ücretsiz kreşler yapın. Sosyal yardımları kendi yandaşlarınıza yapmayın hakça bölüştürün, Üniversitelere yapmış olduğunuz kız yurtlarının güvenliğini ve ulaşımını sağlayın. Kadın cinayetlerini işleyen katilleri affetmeyin. En ağır cezaları verin Okullarda çocuklarımızı kız ve erkek diye ayırmayın onların kardeş ve arkadaş olduğunu vurgulayın ki bir birlerini sevmeyi ve korumayı öğrensinler. kızları sadece cinsellik olarak algılamasın Bu yılın ana teması algı değişikli istiyoruz. TBMM Kadın Erkek eşit yurttaş kabul edilmesini istiyoruz. Cumhurbaşkanımızın, Bakanlarımızın, Millet vekillerimizin bu konuyu mecliste gündeme getirmelerini algılamalarının değiştiğini yüksek sesle söylemelerini bekliyoruz’’ ifadelerine yer verdi.
Bahar Hızar
