1071 Malazgirt Savaşı'nın ardından Anadolu'nun birçok bölgesinde olduğu gibi, Akıncılar ve çevresine de Türkler yerleşmeye başlamıştır. Bu bölge, o dönemde "Ezbider" ismiyle anılmaktaydı ve iki ayrı yerleşim yeri olarak gelişmiştir: Aşağı Ezbider ve Yukarı Ezbider. İlginç olan, bu iki yerleşim yerinin birbirine bitişik olmamasıdır, bu ayrım günümüzde de devam etmektedir. 

Ezbider'in İlçe ve Nahiye Dönemi  

1860 yılında Suşehri ilçe olduktan sonra Yukarı Ezbider, Suşehri'nin bir nahiyesi olarak Şebinkarahisar vilayetine bağlanmıştır. Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte küçük bir belediye teşkilatı oluşturulan Ezbider'de, 1932 yılına kadar Hatipoğlu Ali Efendi, Hüseyin Efendi ve Uğruncalı Tevfik Efendi gibi isimlerin belediye reisliği yaptığı bilinmektedir. 1932'de Şebinkarahisar'ın vilayetliğinin kaldırılmasıyla birlikte, Ezbider Nahiyesi Suşehri ilçesiyle birlikte Sivas'a bağlanmıştır. 

"Akıncılar" İsminin Doğuşu ve İlçe Statüsü  

1958 yılında mevcut belediye teşkilatı kurulmuş ve 1962 yılında Yukarı Ezbider'in adı "Akıncılar" olarak değiştirilmiştir. Bu değişiklik, ilçenin kimliğini daha da pekiştirmiştir. 20 Mayıs 1990 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan 3644 sayılı kanunla Akıncılar, Suşehri'nden ayrılarak bağımsız bir ilçe statüsüne kavuşmuştur. Bu gelişme, ilçenin tarihsel sürecinde önemli bir dönüm noktasıdır.