Davutoğlu özetle şunları söyledi:
“Şimdi emeklilerimizin şartlar 7 bin 500 lirayla ne durumda olduğu aşikar. Nereye gitsek feryat ediyorlar. Verilen 5 bin lirayı da Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlı çiftçiler ve esnaf odalarına kayıtlı olurlarsa vermiyorlar bu ne demek ‘gidin kayıtsız çalışın’ demek. Çiftçilerin topraktan kopma dolayısıyla çiftçilere emeklilikten hiçbir hak vermemek demek… Size genel seçimden önce gelip ‘Millet, memleket tehlikede bölünme tehlikesi var. Ayasofya kapatılacak. Biz iktidardan gidersek Gazze düşecek’ diyerek sizin oyunuzu alanlara dönün bu iktidar sahiplerine deyin ki, ‘Hiçbir şey üretmeyen emeğini ortaya koymamış olan rantiye sınıfına KKM’den 700 milyar lirayı veriyorsun da ben çalışıyorum diye benden 5 bin TL’yi niye esirgiyorsun’ diye sor… Yerel seçimlerde ‘sana bir Osmanlı tokadı atacağım’ deyin, cezalandırın.
“VATAN MİLLET SEVDASINA İKİ HADİS BİR AYET…”
Çiftçilerimize de bir sözüm var. Sizler de kırsal alanda iktidara büyük bir destek verdiniz. Vatan millet sevdasına iki hadis bir ayet, iki mısra bir marş okuyan hamaset tüccarlarına şimdi soruyu sorun, ‘bize 50 milyar TL desteği çok gördünüz’ diye onlardan hesap sorun.
Deprem bölgelerinde barınma sorunu çözülmüş değil, verilen kira desteğinin de nisan ayında biteceği söyleniyor. Aynı riyakar politika. 31 Mart seçimlerini atlatalım ondan sonra desteği de bitsin… Sağlıklı içme suyu yok, elektrik yok. Ama depremzedeler elektriksiz hayat sürdürmeye çalışıyor. İktidara oy vermiş olan seçmen kardeşlerime sesleniyorum, size barınma sağlamamış olan, enkazı kaldıramamış olan, size içme suyu sağlamayan, sizi hala çadırda yaşamak zorunda bırakan, konteyner kuramayan bu iktidara ‘sizler bir afeti yönetemezsiniz şehirlerimizi asla yönetemeyeceksiniz’ diye bir tokat vurun. Alternatif, Gelecek-Saadet Grubu’nun yerel seçimlerde göstereceği adaylardır onlara oy verin.
Öğretmenler benim meslektaşım. Öğretmenleri üzerine tir tir titremeyen bir millet geleceğinden emin olamaz. Siz öğretmenleri aç bırakırsanız öğretmenleri bir kitap alacak kudretten azade bırakırsanız çocukların ruhlarını ve zihinlerini nasıl besleyecek.
“HALK AÇKEN LÜKS ARABALARLA ŞOV YAPMAK DEVLET ADAMLIĞI DEĞİLDİR”
Cumhurbaşkanı’nın konvoyunu görmüşsünüzdür Almanya’da kargo uçaklarıyla taşınan yüzlerce araba. Yahu allaş aşkına… Hazreti Ömer diyorsunuz evet, hepimiz koruması var. Ama bu tebdille mi yürürdü Hazreti Ömer. Halk açlık içindeyken bu kadar lüks arabalarla dünyada bu kadar şov yapmak devlet adamlığı değildir, millet adamlığı ise asla değildir.
ÖRGÜTLÜ GRUPLAR ERDOĞAN’IN GÜÇ MERAKI ÜZERİNDEN DEVLETE SIZIYORLAR
Devlet dediğiniz şey yapboz tahtası değildir. Sayın Erdoğan 50 artı 1 konusunda yanıldığını ifade ediyor. Üstü kapalı bir şekilde aldatıldığını ifade ediyor. Birileri Sayın Erdoğan’ı 50 artı 1 konusunda aldatmış. Daha önce de FETÖ konusunda aldatıldığını söylüyordu. Devlet adamı aldatılmaz devlet adamı ufku görür. Devlet adamı olabilecek problemleri görür ve ciddiyetle, vakarla politika takip eder. Şimdi kim aldattı Cumhurbaşkanı’nı… 50 artı 1 konusunda bir sene önce yaptığı bir konuşmada ‘bunu değiştirmek vatana ihanettir’ gibi tabirler kullanan Sayın Cumhurbaşkanı’nın başdanışmanı mı aldattı. Neden aldandınız? Nedir aldanan biliyor musunuz? Aslında Sayın Erdoğan’ın kendi nefsi aldatıyor, egosu aldatıyor, kibri aldatıyor. Onun bu zaafını bilen çevredeki örgütlü guruplarda onun güç merakı üzerinden devlete sızıyorlar.
Devlet düzeni kurmak ayrı şeydir, iktidar düzeni kurmak ayrı şeydir. Sistem kurmak ayrı şeydir, yapboz tahtası kurmak ayrı şeydir… Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi siyasetin doğasını bozdu. Devletin yapısını bozdu. Demokrasinin temel esaslarını çiğnedi.”
“YÜZDE 50 ARTI 1 GETİRMİŞLERDİ VE ÖVE ÖVE BİTİREMEMİŞLERDİ”
Ziya Gökalp’ın bir sözünü anımsatarak MHP lideri Devlet Bahçeli ve milliyetçilere seslenen Davutoğlu, şöyle devam etti:
“Ziya Gökalp’i bile okuyamayanlar milliyetçi literatürden bahsedebilir mi? Nedir mesele? Bahçelinin 2014’te övdüğü, 2018’de bütün Cumhurbaşkanı erkanının övdüğü Anayasa Mahkemesi erkanının gücünü niye istemiyorlar. Çünkü kontrol edemeyeceklerini düşünüyorlar. Anayasa Mahkemesi üzerine bu kurumsuzlaşma devleti yok eder.
Hadi 50 artı 1’i indirdiniz. 6 aday çıktı yüzde 25 oyla bir Cumhurbaşkanı seçildi. Yüzde 75’in onaylamadığı bir Cumhurbaşkanı olmaz mı o. Bahçeli ‘demokratik meşruiyet’ dedi. Burada Bahçeli tutarlı. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni nasıl savunduysa aynı mantıkla savunuyor. Biz onu savunmuyoruz ama… Demokratik meşruiyet için yüzde 50 artı 1 getirmişlerdi ve öve öve bitirememişlerdi. Bu konjonktürel davranmak için midir?
“İSRAİL’İN UÇAKLARININ YAKITI TÜRKİYE’DEN GİDİYOR”
Bekledim, pazartesi günü Bakanlar Kurulu’nda ‘karar alırlar’ dedim. İsrail’e ticari girişler durduruldu, hava sahası kapatıldı, falan… Çok basit, tek bir Cumhurbaşkanı kararnamesiyle bunu yapma yetkisine sahiptir Cumhurbaşkanı. Hiç ikiyüzlü davranmasın hiç riyakar bir politikaya yönelmesin. Herkes bilsin, özellikle AK Parti’ye destek veren kardeşlerim bilsin, şu anda İsrail’in uçaklarının yakıtı Türkiye’den gidiyor. İsrail’in demir, çimento ihtiyacı Türkiye’den gidiyor. Gıdalar bizim limanlardan gidiyor. AK Parti’nin vicdanlı milletvekilleri, ‘iktidar bizden’ diye sessiz kalmayın.
“20 KASIM’DA GAZZE’YE HEYET GİDECEKTİ…”
Geçen toplantıda 20 Kasım’da İnsan Hakları İnceleme Komisyonu olarak heyet gidecekti. Arkadaşlar bugün 22 Kasım. TBMM’den bir heyet gitti mi? Bir hazırlık var mı? Yok. İşte bunların mazlumlara sahip çıkması bu sadece şovdan gösteriden ibret üzerimize çok saldırıyorlar Filistin’e sahip çıktığımız için…”
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ise şunları söyledi:
“Aslında başlangıçtan beri yapılan bir yanlış bugün düzeltilmeye çalışılıyor. Bugün değil 20 küsur senedir. Ama her seferinde çözeceğiz derken farklı problemin ortaya çıkmasına vesile oluyor iktidar. Ben de biraz buna şaşıyorum, Anayasa değiştiriyorlar yarım bırakıyorlar. Kanunlarda değişiklik yapıyorlar yarım bırakıyorlar. Ücretleri düzenleyeceğiz diyorlar yarım bırakıyorlar. Hangi konu olursa olsun üzerinde tekrar müzakere yapılsın desek öyle bir maddeyi bulmak imkansız hale geliyor... Bir de keyfilik var ayrıca. Birtakım değişiklikleri yapıyorlar aradan birtakım zaman geçtikten sonra ‘Yok bu da olmuyor’ Anayasa’daki değişiklik gibi. Şimdi geliyor ‘50+1… Bizim bunu yakalamamız mümkün değil ki. Biz bu sefer 40+1 gibi bir neticeyi Anayasa değişikliği olarak geçirelim' diyorlar. Allah bu millete acısın cenabı hak sürüklendiğimiz badireden kurtulmayı hepimize nasip etsin.
“ULUSLARARASI KURUMLAR DA SINIFTA KALDI”
Bugün hepimizin gözleri önünde televizyonlarda her gün okulların, hanelerin, hastanelerin nasıl bombalandığını hepimiz gözlerimizle görüyoruz ki ancak öyle bir manzara ile karşı karşıyayız ki çocukları katletmeyi, hastaneleri tahrip etmeyi, her yere saldırmayı kendileri için gören anlayış… Fikirleri gündeme getirenler bugün Filistin’de güya İsrail’in kendi işgal ettikleri topraklarda zorla orada yüzyıllardır yaşayan Filistinlileri çıkarma teşebbüsünü bir savunma hakkı olarak takdim etmeye çalışıyorlar bu kadar alçaklık olmaz. Bu tam bir alçaklıktır. Batı maalesef eski kodlarına döndü. Ben bunu tesadüfen olarak hadise olarak görmüyorum iç yapılarında zihinlerinin gerisinde kendilerinin üstün olduğunu iddia eden bu üstünlüğü de ispatlayabilmek için yeri geldiğinde yeni iflas edilen birtakım kurallara uymamayı da kendi hakkı olmayan bir anlayışa sahip. İnsan haklarını korumak, hukuku üstün tutmak için kurulan bütün uluslararası kurumlar da sınıfta kaldı. BM Genel sekreteri Antonio Guterres Gazze’ye giremedi gitti sınırdan geri döndü… Biz artık bugün varlığının hiçbir hikmeti olamayan uluslararası kuruluşlara da itimat edemeyiz. Sayın Cumhurbaşkanı’nın farklı tavırları var… İktidar şu anda kendi üzerine düşen hiçbir etkili adımı atmamaktadır.
“EYT’LİLER BORÇ YÜKÜYLE ORTADA KALDILAR”
EYT’liler haklarını almak için çaba sarf ediyorlar. Vereceklermiş gibi bir tavır içinde girildiğinde adamlar gitti borçlandılar o borçlarla kendilerinden talep edilen hususları yerine getirdiler ama arkasından alınan kararlar maalesef onların haklarının kendilerine verilmesine yetmediği için de şimdi ortada kaldılar bir de ayrı bir borç yüküyle ortada kaldılar.
"ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ ÇOCUK OYUNCAĞI GİBİ ELE ALINAMAZ"
Anayasa’da değişiklik.... Cumhurbaşkanlığı seçiminde 50 artı 1 değil de 40 artı 1 olsun. Niye? Kim 50 artı 1’i getirdi, siz getirdiniz. Neden? O gün gücünüz vardı. Şimdi o gücü kaybettiniz. Ama 'ben iktidarda kalmak istiyorum 50 artı 1 yetmiyor. Onun için bunu 40 artı 1’e indirelim.' O da bitti şimdi. Sayın Bahçeli kendisine teşekkür ediyoruz ortaya koyduğu tavır, Anayasa değişikliği çocuk oyuncağı gibi ele alınamaz. 'İki yılda bir üç yılda bir değişiklik yapabiliriz.' Niye? 'Çünkü bizim şartlarımız o yaptığımız değişikliklerle karşılanamıyor.’ Anayasa bu şekilde değiştirilemez, bu şekilde ele alınamaz. Ayıptır ya. Bunu bu kadar aleniyetle ortaya koymak hakikaten ayıptır. Ben şahsen kendisinin namına üzülüyorum.
"MECLİS'E ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU TAKDİM EDECEĞİZ"
Yoksulluk sınırı bugün 44 bin lira. Açlık sınırı da 20 bin civarında onun altında. Açlık sınırının altında bir ücreti iktidar sahipleri nasıl tahayyül ediyorlar hakikaten anlamakta zorlanıyorum. Ataması yapılmamış öğretmenlerimiz özellikle büyük şehirlerde yüksek kiralara muhataplar. Nasıl yaşayacaklar 20 küsür maaş alacaksınız ama eve de 20 bin lira kira ödeyeceksiniz. Bunu anlamak mümkün değil...Önümüzdeki günlerde bir öğretmenlik meslek kanunu Meclis’te görüşülmek üzere takdim etmeyi arzu ediyoruz. Bu inşallah gerçekleşecek. Tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü tebrik ediyoruz."
Haber Merkezi
SİYASET
Yayınlanma: 22 Kasım 2023 - 16:47
Saadet-Gelecek grup toplantısı gerçekleşti
Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu, Saadet Partisi-Gelecek Partisi TBMM ortak grup toplantısında konuştu.
SİYASET
22 Kasım 2023 - 16:47