Okullar açıldı, veliler başta olmak üzere tatlı bir telaşe başladı. Okul adaptasyonu bu süreçte önemli. Konu hakkında Bizim Sivas’a açıklamalarda bulunan Psikolog Büşra Kızıltaş, evdeki düzenden çok daha farklı olan ve birçok kural ve sorumluluğun olduğu bir ortama adapte olmak zorlukları da beraberinde getirdiğini belirterek, “Bu süreçte ilk dikkat edilmesi gereken husus çocuğun başladığı okul kademesine uygun fiziksel, bilişsel, sosyal becerilerini kazanmış olması ince ve kaba kas becerilerinin yaşıtlarına uygun olması gerekmektedir. Çocuğunuzun okula hazır olup olmadığını merak ediyorsanız okul olgunluğu testi yaptırabilirsiniz. Çocuğunuzun okula hazır olduğundan eminsiniz ve okul seçmeye karar verdiniz bu okulları çocuğunuzla beraber gezmek iyi bir başlangıç olacaktır” dedi.
Ayrıca aile sohbetleri içerisinde okul kavramının anlatılması (kaç gün okula gidecek, kaç saat orada kalacak, okula kim bırakıp kim alacak, okulda zorlandığı zaman kimden yardım isteyebilir vb.), çocuğun aklındaki sorulara cevap verilmesinin öneminde dikkat çeken Büşra Kızıltaş, “Okulun ilk günü kimi çocuklar ebeveynlerinden ayrılmakta zorluk yaşamazken kimi çocuklar ağlayabilir kimisi ise ilk günler ağlamayıp 5-6 gün sonra girmek istemeyebilirler. Burada çocuğun öğretmeniyle kurduğu ilişki, öğretmenin onu oyuna davet etmesi, meraklandırması önemlidir. Öğretmenle kurulan güvenli ilişki çocuğun arkadaşlarıyla sosyalleşmesine okula uyum sağlamasına, zorlandığı zamanlarda ona başvurmasına fayda sağlamaktadır” önerilerinde bulundu.
Uyum için öneriler
Çocuğun zor kullanarak sınıfa sokulması, ebeveynlerinden zorla ayrılması sağlıklı bir durum olmadığını ifade eden Kızıltaş, “Çocuğa zaman verilmesi, gerektiğinde evden sevdiği bir oyuncağı, annesini hatırlatacak küçük bir eşyayı getirmesi sürece uyumunu kolaylaştırabilir. Ayrıca öğretmenle benzerlik kurulacak kısa yollar da faydalı olmaktadır (öğretmenin yakasında bulunan gülen yüz stickerının çocukta da olması, aynı renklerden kıyafet giyilmesi, sınıf içinde en sevilen oyuncaklar müzesi oluşturulması tanıdıklık duygusu oluşturacağı için çocukların uyumunu kolaylaştıracaktır). Bu süreçte veliler de kaygılanabilmektedirler. Ebeveynler de kendilerine zaman tanımalı ve bu kaygı duygusunu anlamaya çalışmalıdırlar. Kaygılı bir ebeveynden ayrılmak çocuklar için daha zordur çünkü çocukların zihninde burası ‘güvenli bir yer olsaydı annem bu kadar paniklemezdi’ düşüncesi ile anne\babaya daha fazla yapışma görülebilmektedir. Okula uyum süreci bir ekip işidir. Okul müdürü, öğretmen ve veli bu süreci birlikte yönetmelidirler. Bu ekibin birbirine güven duyması süreci daha sağlıklı bir hale getirecektir” şeklinde konuştu.
Örnek verilecek olursa
Süreç hakkında örnek vererek açıklamasına devam eden Psikolog Kızıltaş, “Okula uyum süreci kademeli olarak yönetilmelidir. Örneğin; ilk gün annesiyle okula gelen Burcu 1 saat vakit geçirir ve annesi ona eşlik eder. 2.gün annesi kapının önünde bekler ve Burcu annesinin orada olduğundan emin olur yaptığı çalışmayı ona gösterir 2 saat vakit geçirirler. 3.gün annesi sınıfın bahçesinde bekler ve camdan onu görebilecek bir yerdedir. 4.gün öğretmen Burcu ağlarsa annesini arar ve annesi 15 dk içinde gelebilecek bir yerde bekler.
Her çocuğun okula adaptasyon süreci farklı seyredebilir ve uyum süreci 1- 1,5 ay sürebilir. Bu süreçte çocuğun yaşadığı stresli yaşam olayları, taşınma, yeni kardeş doğumu, yas süreci okula uyumunu zorlaştırabilir. Çocuklar okula gitmemek için bazı belirtilerden yakınabilirler (karnım ağrıyor, kötü rüya gördüm, uyanmak istemiyorum, alt kaçırma problemleri vb.). Bu belirtiler başlangıçta normal kabul edilir fakat uzun süreli devam durumunda bir uzmana başvurulmalıdır” ifadelerini kullandı.
Gülşah Akkaş Yaman