Memurlar yüzde kaç zam alacak

Memur Sen Konfederasyonu’na bağlı Bem-Bir-Sen (Belediye ve Özel İdare Çalışanları Birliği Sendikası) Şube Başkanı Mustafa Pakoğlu, yeni yıl memur zammı için gözlerin Kasım ve Aralık ayı enflasyon rakamlarına çevrildiğini belirterek, "2025 yılına yaklaşırken, memur maaşlarına yapılacak zam gündemdeki yerini koruyor" dedi.
Bem-Bir-Sen Şube Başkanı Mustafa Pakoğlu, yayınladığı mesajında şunları ifade etti:
"Kasım ve Aralık aylarında ait açıklanacak enflasyon verileriyle, Ocak ayında uygulanacak net zam oranı da belli olacak.
Yeni yıl yaklaşırken, 2025 Ocak ayında yapılacak memur maaş zammı ve en düşük memur maaşının ne kadar olacağı merak konusu haline geldi. 2025’in ilk altı ayında memur maaşlarına ve memur emeklisi aylıklarına yüzde 6, ikinci altı ayında ise yüzde 5 zam yapılması planlanıyor. Ancak, bu oranlar enflasyon oranlarının altında kalırsa, aradaki fark da zam olarak maaşlara yansıtılacak.
TÜİK Ekim ayında da yine şaşırtmadı. Yine kafasına göre takıldı, yine talimatla istenen oranları açıkladı. Bu ayarlanmış düşük enflasyon oranları ile memur ve emeklinin 2025 yılında alacağı zamlar da pula çevrilmiş oldu.
Enflasyon oranlarını düşük açıklamakla enflasyon düşmüyor. Refah artmıyor. Aksine çalışanlar ayarlanmış bu oranlar ile daha da yoksullaştırılıyor. Açlığa mahkûm edilir hale getiriliyor.
2025-2027 yılı Orta Vadeli Programda (OVP) enflasyon tahmini %17,5 öngörülmesine karşın vergi ve harçlara yapılacak yüzde %43,93 oranındaki zamlar ile yılbaşında günlük yaşamımızı ve bütçemizi etkileyen birçok vergi, harç ve cezalara hedeflenen enflasyonun kat be kat üzerinde zamlar gelecek.
Hükümetin bu yaptığının anlamı kepçe ile alıp kaşık ile vermektir.
Zamlar yukarı, enflasyon aşağı dünyada ki tek model bize ait.
Bu bütçede bol vergi, çok iş, az maaş vardır.
Kamuda çalışan memur açlık sınırın bir tık üstünde yoksulluk sınırının ise yarısı kadar maaş almaktadır.
Hükümet talimatı ile TÜİK’in uydurma enflasyon oranları, bütçe ve vergiler ile memurun, emeklinin ve asgari ücretlinin canına okumaya devam ediyorlar.
En düşük memur maaşı yoksulluk sınırının üzerinde olmalı,
Vergi dilimi matrahı artırılarak oran %10’da sabitlenmeli,
3600 ek gösterge birinci dereceye gelmiş bütün memurlara verilmeli.
Aylık Bağlama Oranlarının 2008 öncesi ve sonrası ikili uygulamasına son verilmeli,
Seyyanen zamlar başta olmak üzere bütün ek ödeme ve tazminatlar emekli keseneğine sayılmalı, seyyanen zam emeklilere de verilmeli,
Hükümetin hazırladığı 2025 bütçesini kabul etmiyoruz. Pastayı yeniden dilimliyor en küçük dilimi hükümete ikram ediyor ve soruyoruz. Bize reva gördüğünüz bu kadar küçük dilimle siz geçinebilir misiniz? Biz çalışanlar nasıl geçinelim?
2025 yılı için tespit edilecek oran memur ve ailesinin günün ekonomik ve sosyal şartlarına göre insanca yaşamasını mümkün kılacak, insanlık onuruyla bağdaşacak bir düzeyde tespit edilmelidir diyoruz hepsi bu çok şey istemiyoruz.
Gelir ve vergide adalet sağlanmalı, yaşama şartları iyileştirilmelidir. Çalışanlar üzerinde ağır bir vergi yükü bulunmaktadır.
Vergide adaletin sağlanmasına yönelik olarak düzenleme acilen hayata geçirilmelidir.
Zam oranı ile ilgili bir algı operasyonu yürütülmekte ve enflasyonla mücadele için düşük enflasyon oranları açıklanmakta ve düşük zam yapılması gerektiği savunulmaktadır. Bu yaklaşımı kabul etmemekteyiz. Zam oranları konusunda tespit yapılırken temel alınması gereken ilkelerin önemli olduğunu ifade ediyoruz."