Kuruçay, görevi devraldı

AK Parti Sivas 4. İl Gençlik Kolları Olağan Kongresi’nde İl Gençlik Kolları Başkanı seçilen Muhammet Burak Kuruçay, eski İl Gençlik Kolları Başkanı Murat Toraman’dan görevi devraldı. Ticaret ve Sanayi Odası Salonu’nda gerçekleşen kongreye Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, AK Parti Sivas Milletvekilleri Hilmi Bilgin ve Ali Turan, Belediye Başkanı Sami Aydın, AK Parti İl Başkanı Ziya Şahin ve çok sayıda parti üyesi katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan programda, Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından gönderilen mesaj partililere okundu. AK Parti Eski İl Gençlik Kolları Murat Toraman’ın yaptığı konuşma esnasında gözyaşlarını tutamadığı görüldü. ‘’ GÖREVİ ALNIMIZIN AKIYLA TESLİM EDECEK OLMANIN HAKLI GURURUNU YAŞIYORUM’’ Kongre toplantısında konuşan Murat Toraman, ‘’Mensubu olmaktan dolayı her gün yüce rabbime şükrettiğim AK Partililer. 2009 yılında ilk görevce geldiğimizde bize tebliğ edilen bu kutulu görevi bu güne kadar yapabilmiş olmamız ve bir kongre ile yaş haddinden dolayı ayrılmak zorunda kalarak, görevi alnımızın akıyla teslim edecek olmanın haklı gururunu ve onurunu yaşıyorum. Bu salonda ve Sivas’ımızın bütün salonlarında 6 yıl boyunca sizlerle birlikte birçok program gerçekleştirdik. Başka siyasi partilerin ana kademe teşkilatlarında cesaret edemediği ve gerçekleştiremediği seçimlerde, bu günde olduğu gibi binlerce kardeşimizle kongremizi gerçekleştiriyoruz. AK Parti’den önce siyasetin sadece dolgu malzemesi olan gençlere bir değer verilmezdi. Yıllar önce ortaya bizler gibi gençlik kollarından çıkan, İstanbul ‘un bağrından kopan bir yiğit delikanlı çıktı. O delikanlı Kurucu Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır. İşte o genci merhum Akif’in şu dizeleri anlatıyor. Zulmü alkışlayamam. Zalimi asla sevemem. Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem’’ ifadelerini kullandı. Murat Toraman’ın ardından konuşan Sami Aydın, ‘’Yaklaşık 14 yıl önce biz bu partiyi kurarken bırakın böyle salonları doldurmaya yönetime dahi insan bulmakta zorlanıyorduk. BU gün görüyoruz ki salonlar tıka basa dolu. Bu gün görüyoruz ki 14 yıl önceki Türkiye ile bu günkü Türkiye çok farklı. Tabi ki bu kadar uzun zamanda çok sayıda insanın emeği geçmiştir. Allah hepsinden razı oldun. Evet, görevini layıkıyla yapıp tamamlamak gerçekten büyük bir onur büyük bir şeref bu şekilde görevi tamamlarken gözlerinden yaş gelmesi de gerçekten takdir edilecek bir durum. Ben çok değerli genç kardeşimi tebrik ediyorum. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum’’ dedi. ‘’SİYASET BİZİM KUŞAK İÇİN YOKSULLUK ADINA DÜNYAYA MEYDAN OKUMAK’’ Daha sonra makamların geçici olduğunu davaların ebedi olduğuna dikkatleri çeken İsmet Yılmaz, ‘’Gençlik kollarımızdan, Murat Toraman’a gelene kadar bu partiye bu davaya hizmet eden herkese çok teşekkür ediyorum. Makamlar geçici olduğu için bizler buraya geldik. Yarında biz buradan gideceğiz. Başka kardeşlerimiz gelecek. Misafirsin bu hanede ey gönül. Ev sahibi ne derse o olur. Dolayısıyla ne kimseye sitem et nede kimseyi üz. Bizim ufak şeylere takılmamız lazım. Çünkü davamız çok büyük. Siyaset bizim kuşak için yoksulluk adına dünyaya meydan okuma. İnsan gibi yaşamak için bir araya gelme anlamına geliyordu. O yüzden yüzümüzü döndük siyasete. İşte Siyaset doğrudan hayatı değiştirerek insanlara güveni öğretti. Halkımız yıllarca elit bir çevre tarafından hesaba katılmadı. Değersiz görüldü. Adeta kendilerini bu devletin, bu ülkenin sahibi, bu milleti de maraba olarak gördüler.  İşte buna ilk defa hayır diyen Menderes oldu. Yeter artık söz milletindir dedi. Ama bedelini canı ile ödedi. Yeter artık sözde milletin karar da milletin dememiz gerekiyordu. Bizde bunun bedelini muhtıra, kapatma davaları ve her türlü darbeyle karşılaşarak ödedik’’ şeklinde konuştu. İsmet Yılmaz konuşmasının ardından Murat Toraman’a plaket hediye etti. ‘’28 ŞUBAT 1000 YIL SÜRMELİ!’’ Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce ise kongredeki konuşmasında, ‘’Sevgili gençler değerli parti üyelerimiz yükünüz ağır. Ama sen bir devsin, devin yükü ağır olur. Bu yük ağırlığının getirdiği birçok sorumluluklar, şeref var. Bu ülkede, bu Anadolu’da Malazgirt’in 1000. yılını sizler kutlayacaksınız. Bu gayretleriniz sayesinde sadece ülkemiz için değil, bütün dünyadaki o gençlere de bir medeniyet tasavvuru olabileceksiniz, olmalısınız. Uluslararası görüşmelerimiz de ister Afrikalı olsun isterse başka bir ülkenden olsun. Hatta Müslüman olsun veya olmasın sizler Türkiye olarak bizim ışığımız, liderimiz, rehberimiz olacak bir ülkesiniz diyorlar. Sizde beyazsınız ama beyaz karakterli değilsiniz. Niye? Biz Afrika’ya gittiğimizde onların yaptıkları zulüm ve iğrençlikleri yapmadık yapmayacağız da. Gelecekte sizlerde yapmayacaksınız.  Afrikalıların güzel bir sözü var. Bizim ağaçlarımız, güzel meyvelerimiz, madenlerimiz vardı bir gün beyaz adam geldi elimize bir kitap verdi. Bunların hepsini aldı götürdü. Ama biz asırlarca çok büyük toprakları idare ettiğimiz halde kimsenin malına. Canına dokunmadık. Bizim gençliğimizde olmadı. Hep çalışarak geçirdik. Babalarımız bizden daha kötü şartlarda yaşamışlar. Onlar kışın doğmuş. Biz sonbaharda doğmuşuz. Dedelerimiz zemheride doğmuş. İşgaller, açlıklar gördü. 15-20 sene askerlik yaptılar. Döndüğünde boyundan büyük oğulları gördüler. Büyük acılar yaşadılar. Türkiye yıllarca ocağı sönenlerin, yetimlerin ülkesi olmuş. Anadolu’yu o fedakâr analar ihya etmiş. Öyle çileli bir yerden geldik.  900 yıl olmuş hala bize Anadolu’da işgalci diyenler var. Yeryüzü var olduğu müddetçe biz burada olacağız. Gençler sorumluluğunuz çok ağır. 28 Şubat bin yıl sürecek diyorlardı. Evet, bin yıl sürmeli. Siz de bin yıl unutturmayın o zulümleri. O zamanki yapılan zulümleri hatırlıyorsunuz değimli analar? Ne olur bin yıl sürsün 28 Şubat. Unutulmasın o günler. O darbe heveslileri unutulmasın. Bilin ki bunların eline küçük bir fırtsa geçse daha büyüklerini yapacağız diyorlar. Az yaptık bunlara diyorlar. Ne olur bu darbecileri bu zalimleri bin yıl boyunca çocuklarınıza anlatın’’ açıklamalarında bulundu.