Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle mücadeleye ilişkin "Hudutlarımız içinde bölücü örgüt artık eylem yapamaz hale geldi. Irak ve Suriye sahasında ise örgüt iyice kapana sıkışmış durumda. Kuzey Irak'taki Pençe Harekat Bölgesinde çok yakında kilidi kapatıyoruz. Suriye’de güney sınırımız boyunca uzanan güvenlik kuşağının eksik halkalarını Suriye’nin toprak bütünlüğü temelinde tamamlayacağız" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan Gazze'de yaşanan katliama ilişkin ise, "7 Ekim'den beri Gazze'de yaşananlar savaş değildir. Devletin güvenliğini sağlama mücadelesi değildir. Meşru müdafaa hiç değildir. Gazze'de şahit olduğumuz düpedüz soykırımdır" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli Savunma Üniversitesi 12’nci Dönem Müşterek Komuta ve Kurmay Eğitimi ile Kuvvet Harp Enstitüleri 6’ıncı Dönem Komuta ve Kurmay Eğitimi Mezuniyet Törenine katıldı. Komuta ve Kurmay’dan 152, Müşterek Harp Enstitüsü’nden 29 olmak üzere 181 subay mezun olurken, Cumhurbaşkanı Erdoğan törende bir konuşma yaptı.
Konuşmasına toplam 181 subayın mezuniyet sevincine ortak olduğunu belirterek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin 2233 yıllık tarihi ile dünyanın en köklü ordularından birine sahip olmanın yanı sıra en eski kurmay eğitim sisteminin de temellerini atmış bir ülke olduğunu söyledi.
Kutsal vatan topraklarının tek karışına dahi el uzatılmayacağını bugüne kadar defalarca gösterdiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Binlerce evladımızı şehit verdik. Ancak şehit kanlarıyla bize vatan kılınmış bu ülkeyi alçaklara bırakmadık. Kahraman güvenlik kuvvetlerimizin fedakarlıkları, cesaretleri ve gayretleri sayesinde terörle mücadelede çok önemli başarılara imza attık. Hudutlarımız içinde bölücü örgüt artık eylem yapamaz hale geldi. Irak ve Suriye sahasında ise örgüt iyice kapana sıkışmış durumda. Askerimizle, polisimizle, jandarmamızla ve istihbaratçılarımızla her yerde enselerindeyiz. Yerli ve milli silah sistemlerimizin de büyük katkısıyla terör örgütüne ciddi darbeler indiriyoruz. Kuzey Irak'taki Pençe Harekat Bölgesinde çok yakında kilidi kapatıyoruz. Suriye’de güney sınırımız boyunca uzanan güvenlik kuşağının eksik halkalarını Suriye’nin toprak bütünlüğü temelinde tamamlayacağız. Irak ve Suriye hattında ülkemize tehdit oluşturacak hiçbir yapıya müsaade etmemekte kararlıyız. Sadece ele geçirilen silahların türüne ve çeşidine bakmak bile Türkiye'nin nasıl çok uluslu ve çok ortaklı bir terör konsorsiyumu ile mücadele ettiğini ortaya koymaya kafidir. Devlet olarak şu gerçeğin çok net farkındayız, silahının namlusu Türkiye'ye dönük teröristler sınırlarımızın ötesinde var oldukça biz burada huzurlu olamayız. Şayet ekonomide, dış politikada, demokraside, hak ve özgürlüklerde ilan ettiğimiz hedeflerimizi gerçekleştirmek istiyorsak terör bataklığını mutlaka kurutmak zorundayız. Diğer türlü enerji ve vakit kaybetmekten kendimizi kurtaramayız. Türkiye Yüzyılı vizyonumuz, başımıza musallat edilen terör belasının son bulduğu bir ideali sembolize etmektedir. Son 22 yılda altyapısını kurduğumuz bu ideali sizlerin de mücadelesiyle adım adım hayata geçireceğiz. Bu konuda kararlıyız, azimliyiz. Önümüze konulan engellerin de bilincindeyiz. Geçen hafta bazı illerimizde eşzamanlı olarak Suriye’nin kuzeyinde meydana gelen provokasyonları bundan bağımsız görmüyoruz. Vandallar ve sokak çeteleri üzerinden verilmek istenen mesaj bellidir. Birileri Türkiye'yi farklı isimler vererek maskeledikleri teröristlerle yan yana yaşamaya alıştırmaya çalışmaktadır. Şunun bilinmesini isterim ki, biz buna alışmadık, alışmayacağız. Daha öncekiler gibi Allah'ın izniyle bu sinsi planı da yırtıp atacağız. Sabırlı, vicdanlı ve basiretli bir şekilde bu süreci yöneteceğiz. Böl-parçala-yönet planlarıyla yıllarca coğrafyamızın iliğini sömürenlerin aynı senaryoyu tekrar sahnelemesine fırsat vermeyeceğiz" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli Savunma Üniversitesi 12’nci Dönem Müşterek Komuta ve Kurmay Eğitimi ile Kuvvet Harp Enstitüleri 6’ıncı Dönem Komuta ve Kurmay Eğitimi Mezuniyet Törenine katıldı. Komuta ve Kurmay’dan 152, Müşterek Harp Enstitüsü’nden 29 olmak üzere 181 subay mezun olurken, Cumhurbaşkanı Erdoğan törende bir konuşma yaptı.
Konuşmasına toplam 181 subayın mezuniyet sevincine ortak olduğunu belirterek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin 2233 yıllık tarihi ile dünyanın en köklü ordularından birine sahip olmanın yanı sıra en eski kurmay eğitim sisteminin de temellerini atmış bir ülke olduğunu söyledi.
"Milli Savunma Üniversitemiz kuruluş misyonunu büyük bir başarıyla yerine getiriyor"
Türkiye'nin kurmaylık dahil askeri eğitimin tüm aşamalarında gerçekten parmakla gösterilen zengin bir müktesebata sahibi olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu güzide çatı altında aldığınız üstün nitelikli eğitimin bundan sonraki meslek hayatınızda sizlere rehberlik edeceğine yürekten inanıyorum. 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında kurduğumuz Milli Savunma Üniversitemiz kuruluş misyonunu büyük bir başarıyla yerine getiriyor. Gerek astsubay meslek yüksek okulları ve harp okulları gerekse işte bugün burada olduğu gibi harp enstitülerinde eğitim alan evlatlarımız her açıdan en donanımlı en iyi şekilde yetişiyor. Milletimizin köklü değerleri ile birlikte ordumuzun değişen ihtiyaçlarını da karşılayan eğitim sistemi ile üniversitemiz silahlı kuvvetlerimizin farklı kademelerine vazife şuuru yüksek personel kazandırıyor. Milli Savunma Üniversitemizin dünyadaki trendlerin ışığında yeni açılımlarla kendini geliştirmesini memnuniyetle takip ediyoruz. Üniversitemizin Türk Silahlı Kuvvetlerinin kurmay kadrosunu yetiştiren ocak konumu zaten izahtan varestedir. Bu vasfına ilaveten üniversitemizin Türkiye'nin askeri stratejik vizyonunun şekillendirildiği bir merkez olma yolunda ilerlemesi ayrıca takdire şayandır. Şu hakikati hepimiz çok iyi biliyoruz. Düşünce, fikir, vizyon olmadan strateji olmaz. Büyük stratejiler olmadan da taktiksel hamleler arzu edilen neticeyi vermez. Özellikle ülkemizin askeri, diplomatik ve siyasi olarak hemen her gün yeni bir güvenlik sınamasıyla yüzleştiği bir dönemde üniversitemizin bu yönünü güçlendirmesini son derece kıymetli bulduğumuzu ifade etmek isterim. Bütün bunlara ilave olarak üniversitemiz sivil-askeri iş birliği noktasında da çok başarılı bir örnek teşkil ediyor. Üniversitemizin bu özelliğinin korunması ve geliştirilmesi de önemlidir. Bugüne kadar üniversite idaremize gereken her türlü desteği verdik. Eğitim faaliyetleriyle birlikte stratejik, bilimsel ve kültürel sahada attığı vizyoner adımlarla her zaman üniversitemizin yanında olduk. Bundan sonra da sizleri desteklemeyi sürdüreceğiz" dedi."Gazze'de şahit olduğumuz düpedüz soykırımdır"
Türkiye'nin coğrafi bakımdan stratejik avantajlar sunduğu kadar tehdit ve tehlikeleri de beraberinde getiren bir konumda yer aldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İnsanlığın gündemini meşgul eden hemen her kriz ülkemizin çevresinde yaşanıyor. Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş 2 buçuk yılını geride bırakmak üzere. Bir tarafın diğerine tam üstünlük sağlayamadığı çatışmalar, zaman zaman tırmanarak ve ciddi can kayıplarına ve yıkımlara yol açarak devam ediyor. Yakın gelecekte üzülerek ifade etmek isterim ki savaşı sona erdirmeye dönük güçlü bir irade de görünmüyor. Bölgemizin bir müddet daha savaşın yükünü çekmeye devam edeceği anlaşılıyor. Türkiye olarak savaş tüccarları dışında kimseye bir faydası olmayan ve iki komşumuza da zarar veren bu kan deryasını da durdurmak için elimizden geleni yapıyoruz. Yapmaya da devam edeceğiz. Gazze’deki katliamı anlatmakta artık kelimeler dahi yetersiz kalıyor. 16 bini çocuk, 40 bine yakın masum Filistinli kardeşimiz hayatını kaybetti. Yaklaşık 90 bin masum insan yaralandı. İsrail'in doğrudan sivil yerleşim yerlerini hedef aldığı saldırıları sebebiyle Gazze'nin neredeyse dörtte üçü enkaz yığınına dönüştü. Savaş hukukuna dair hiçbir ilke, kural ve kırmızı çizgi dikkate alınmadı. Hatta kasıtlı olarak çiğnendi. Şunu bir defa açık açık söylemek lazım, 7 Ekim'den beri Gazze'de yaşananlar savaş değildir. Devletin güvenliğini sağlama mücadelesi değildir. Meşru müdafaa hiç değildir. Gazze'de şahit olduğumuz düpedüz soykırımdır. Katliamın barbarlığın ve soykırımın en sefil örneğidir. Bu utanç lekesi ne masumların kanlarını dökenlerin ne de 9 aydır cinnet halini tribünden seyredenlerin alınlarından asla temizlenmeyecektir. İsrail güvenliğini daha çok toprak işgal etmekte aradıkça Türkiye dahil ülkemizdeki, bölgemizdeki hiçbir ülke kendini yüzde yüz güvende hissedemez. Bu gerçekten hareketle, zulme tepkimizi en sert şekilde gösterirken Gazze'de ateşkesin sağlanması ve kalıcı barışa giden yolun açılması için de yoğun çaba harcıyoruz. Arzumuz, kısa sürede ateşkes ilan edilerek Gazze halkının bir nebze de olsa rahat nefes almasıdır. Bunun için İsrail hükümeti üzerinde daha fazla baskı kurulması gerektiğini NATO zirvesinde muhataplarımıza çok net biçimde ifade ettik. NATO'nun Gazze krizini görmezden gelemeyeceğini, bunun sonuçlarının çok ağır olacağını her görüşmemizde vurguladık" diye konuştu."Kuzey Irak'taki Pençe Harekat Bölgesinde çok yakında kilidi kapatıyoruz"
Bölgedeki krizleri çözüme kavuşturmak için çalışırken vatanının ve vatandaşların güvenliğini de göz ardı etmediklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin 40 yıldır bölücü teröre karşı çetin mücadeleler yürüttüğün ve bu uğurda büyük bedeller ödeyen bir ülke olduğunu ifade etti.Kutsal vatan topraklarının tek karışına dahi el uzatılmayacağını bugüne kadar defalarca gösterdiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Binlerce evladımızı şehit verdik. Ancak şehit kanlarıyla bize vatan kılınmış bu ülkeyi alçaklara bırakmadık. Kahraman güvenlik kuvvetlerimizin fedakarlıkları, cesaretleri ve gayretleri sayesinde terörle mücadelede çok önemli başarılara imza attık. Hudutlarımız içinde bölücü örgüt artık eylem yapamaz hale geldi. Irak ve Suriye sahasında ise örgüt iyice kapana sıkışmış durumda. Askerimizle, polisimizle, jandarmamızla ve istihbaratçılarımızla her yerde enselerindeyiz. Yerli ve milli silah sistemlerimizin de büyük katkısıyla terör örgütüne ciddi darbeler indiriyoruz. Kuzey Irak'taki Pençe Harekat Bölgesinde çok yakında kilidi kapatıyoruz. Suriye’de güney sınırımız boyunca uzanan güvenlik kuşağının eksik halkalarını Suriye’nin toprak bütünlüğü temelinde tamamlayacağız. Irak ve Suriye hattında ülkemize tehdit oluşturacak hiçbir yapıya müsaade etmemekte kararlıyız. Sadece ele geçirilen silahların türüne ve çeşidine bakmak bile Türkiye'nin nasıl çok uluslu ve çok ortaklı bir terör konsorsiyumu ile mücadele ettiğini ortaya koymaya kafidir. Devlet olarak şu gerçeğin çok net farkındayız, silahının namlusu Türkiye'ye dönük teröristler sınırlarımızın ötesinde var oldukça biz burada huzurlu olamayız. Şayet ekonomide, dış politikada, demokraside, hak ve özgürlüklerde ilan ettiğimiz hedeflerimizi gerçekleştirmek istiyorsak terör bataklığını mutlaka kurutmak zorundayız. Diğer türlü enerji ve vakit kaybetmekten kendimizi kurtaramayız. Türkiye Yüzyılı vizyonumuz, başımıza musallat edilen terör belasının son bulduğu bir ideali sembolize etmektedir. Son 22 yılda altyapısını kurduğumuz bu ideali sizlerin de mücadelesiyle adım adım hayata geçireceğiz. Bu konuda kararlıyız, azimliyiz. Önümüze konulan engellerin de bilincindeyiz. Geçen hafta bazı illerimizde eşzamanlı olarak Suriye’nin kuzeyinde meydana gelen provokasyonları bundan bağımsız görmüyoruz. Vandallar ve sokak çeteleri üzerinden verilmek istenen mesaj bellidir. Birileri Türkiye'yi farklı isimler vererek maskeledikleri teröristlerle yan yana yaşamaya alıştırmaya çalışmaktadır. Şunun bilinmesini isterim ki, biz buna alışmadık, alışmayacağız. Daha öncekiler gibi Allah'ın izniyle bu sinsi planı da yırtıp atacağız. Sabırlı, vicdanlı ve basiretli bir şekilde bu süreci yöneteceğiz. Böl-parçala-yönet planlarıyla yıllarca coğrafyamızın iliğini sömürenlerin aynı senaryoyu tekrar sahnelemesine fırsat vermeyeceğiz" diye konuştu.