Anadolu coğrafyası kadim geçmişiyle tarih dersini Sivas’tan da veriyor. Sivas Merkez ilçeye bağlı Çelebiler Köyü'nün sınırı içerisinde bulunan bir kilise, tarihi sayfaların sorgusunu zorluyor. 19.yüzyılda tarihlendirilebilen ve ne zamandır burada olduğu bilinmeyen Huykesen Kilisesi hakkında bilgiler rivayetlerle dolu ama bilinen bir gerçeği var, bu alanda insanlar mini bir şehir oluşturmuş.
Sivas merkezine yaklaşık 13 kilometre uzaklıkta olan, Nuri Demirağ Havalimanına giden yol üzerinde bulunan Huykesen Çiftliği, Sivas eşrafından rahmetli Cemal Kaya’ya aitti. Ermeni kaynaklarında Honorgıdur olarak da geçen yapı günümüzde Huykesen Kilisesi olarak bilinmektedir. Kilisenin bu ismi alması halk inanışından dolayı. Müslüman ve Hristiyan halkın, buraya davranış bozukluğu gösteren çocuklarını getirmeleri ve bu ziyaret yerinin kötü huyu düzelttiğine inanmaları nedeniyle bu mekân geçmişten günümüze Huykesen adıyla anıldı. Sadece çocuklar değil, büyük yaşlarda da getirilenlerin varlığı bilinmektedir.
Mülkiyeti Hazine'ye ait olan yapı, 1995 yılında Kültür ve turizm Bakanlığı tarafından kültür varlığı olarak tescil edildi. Uzun süre hizmet verdiği ve geçmiş yıllarda Hristiyan hacıların Sivas’ta ziyaret ettikleri önemli mekânlardan biri olduğu bilinen yapı, apsis bölümünün ayakta kalması nedeniyle günümüzde de ilgiyle ziyareti yapılmaktadır.
Her yıl, Su Yortusu Vartavar’da, İstanbul ve dünyanın farklı yerlerinden Sivas’a gelen Ermeniler tarafından Huykesen’e gerçekleştirilen ziyaretleri bilinmektedir. Rahmetli Cemal Kaya’nın bizzat Gazetemiz yazarlarından Selahattin Çerik’e yaptığı açıklamada, “Sivas’a gelen Hristiyanlar Huykesen’e geldiklerinde tarafımdan izin alarak kilise önünde ayinlerini yaparlar. Çoğu zaman balayı için dünyanın bir çok ülkesinden Hristiyanların geldiği de olmuştur, çadırlarını kurarlar ve burada günlerce kalırlar” demiş.
Huykesen ile ilgili olarak zamanında Almanya’dan arkeologların da geldiği, burada yaptıkları ön çalışmada Sivas’ın önemli yerleşim alanlarından birisi olduğu, nüfusunun 20 bini geçtiğinin de ifade edilirken, Huykesen Kilisesi etrafında bulunan kuyuların varlığı da bunları tesciller mahiyette. Son derece derin ve yeraltı tünel girişi şeklinde olan bu kuyularla ilgili olarak bazı uzmanların kilometrelerce uzunlukta olduğu açıklanmış ve buraların bir kaçış tüneli olabileceği ifade edilmiş.
Hatice Kurt