Sivas Kongresi’nin 104. yılı çerçevesinde UNESCO Aşık Veysel yılı anısına düzenlenen 10. Sivas Kitap Fuarı’nın onur konuğu olan hemşerimiz araştırmacı-yazar Beşir Ayvazoğlu, Bizim Sivas Gazetesi’ne çok özel açıklamalarda bulundu. Sivas’ın kültürel yapısından bahseden Ayvazoğlu, gençlere altın değerinde öğütler verdi.
İlk olarak kitap fuarından bahseden Beşir Ayvazoğlu, “Zaten bu kitap fuarı için davetliydim. Burası memleketim. Kitap fuarı buraya gelmek için vesile oldu. Sivas, çocukluğumu ve gençliğimi yaşadığım şehir. Yani, Sıla-i Rahim yapmış olduk. Tabii kitap fuarının bu zamana rastlamış olması benim için bu seyahati daha cazip hale getirdi. Bu fuar 10 yıldır düzenleniyor. Pandemi döneminde ara verilmeseydi şu an bu 12’ncisi olacaktı. Onur konuğu olarak 2. Kitap Fuarı’na da katılmıştım. 10’uncusuna katılmakta nasip oldu. Dün yani fuarın açılış günü olan cumartesi günü fuar, çok hareketliydi. Söyleşiye dinleyici olarak katılanlar, imza gününe katılan meraklı okuyucular benim beklediğimden çok daha fazlaydı. Zannediyorum Sivas Kitap Günleri hareketli geçiyor. Ayrıca bu fuarın tarihi bir alanda yani Selçuklu tarihinin kültürünün, havasının hissedildiği bir alanda açılmış olması ve o tarihi alanların vatandaşlar tarafından ziyaret edilmesi, ziyaret sırasında kitap fuarını merak etmeleri ve o merakın zamanla daha büyük bir meraka yol açabileceği düşünülürse bu meydanın kitap fuarı için isabetli bir seçim olduğunu söyleyebilirim” dedi.
Gençlere altın değerinde öğütler veren araştırmacı-yazar Beşir Ayvazoğlu, son olarak şunları ekledi; “Gençler okumuyor gibi şehir efsaneleri var ama bu doğru değil. Çok sayıda yayınevi var. Kriz döneminde olunmasına rağmen birçok yayınevi var. Ve bu yayınevleri devam edebildiğine göre alıcısı da var demektir. Toplumun tamamı ciddi okuyucu olamaz zaten. Yüksek seviyede okuyan gençlerle de sık sık karşılaşıyoruz. Ümitsizliğe kapılmamak lazım. Ama şu var ki; biraz kolaycı, zahmete girmek konusunda çocuklar çekingen. Bilgiye ulaşmanın kolaylığı da bilgiyi arama, sorunun cevabının peşine düşme çabasını aksatıyor. Kararlı olmak, iyi okumak başarının hemen gelemeyeceğini, ancak bunun kendi çabasının, kendi gayretinin ürünü olduğunun farkına varması lazım. Hiçbir başarı kolay değildir. Günde 12-15 saat çalışan ve bunu daha yükseklere çıkaran var. Kabiliyetiniz olacak ve onun ciddi manada eğitimini alacaksınız. Ama asıl manada başarılı olabilmek için yaratıcı olacaksınız. Yaratıcı olabilmek için de çok zengin bir arka planınız olacak. Hiçbir disiplin kendisinden ibaret değildir. Başka disiplinle beslenmedikçe gerçek manada yaratıcılık ve başarı mümkün olmaz. Algı ve ilgilerin çok açık olması lazım. Sık soru sormak ve asla yaptığı şeye tamam oldu diye bakmamak lazım. Çünkü her zaman her şeyin daha iyisi vardır.”
ÖZEL HABER
Yayınlanma: 27 Ağustos 2023 - 15:03
"Gerçek Şehirler Kültür Üretir"
Sivas Kongresi’nin 104
ÖZEL HABER
27 Ağustos 2023 - 15:03