Prof. Dr. Alper Akcan; "Eğer son 3-5 yıl içinde doğum yapmışsa bir hasta ve bu tip lezyonla karşımıza geldiyse mutlaka granülomatöz mastit tanısını da aklımıza getirmemiz gerekiyor" dedi.
İdiyopatik granülomatöz mastit hastalığının; Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde ya da az gelişmiş ülkelerde sık görülen bir hastalık olduğunu kaydeden Prof. Dr. Alper Akcan; "Bu tip ülkelerde görülmesi nedeniyle tüberküloz kaynaklı olduğu düşünülmüş, ancak net olarak gösterilebilmiş değil. Başka nedenler de araştırılmış ancak henüz net olarak ortaya konulamadı. En önemli nedenin vücudun kendi meme dokusunu düşman kabul ederek bir takım antikorlar geliştirmesiyle ortaya çıktığı düşünülüyor. Tedavisi ise son derece farklı. Hastanın bize hangi dönem geldiğiyle ilişkin olarak tedavi planı hazırlıyoruz. Bazı hastalarımızda sadece gözlem dediğimiz hiçbir tedavi vermeden hastaları izleyerek süreci götürürken bazı hastalarda ise vücut direncini baskılamaya yönelik bir takım ilaçlarla süreci devam ettiriyoruz. Ancak bu hastalarda yine cerrahi önemli bir tedavi alternatifi. Kortikosteroid tedavisine yanıt alamadığımız hastalarda ya da çok büyük lezyonla gelen hastalarda direk olarak cerrahi tedavi de düşünülebilir" dedi.
Kendilerine gelen hastaların öykülerinde son 3-5 yıl içinde doğum yaptıklarını sözlerine ekleyen Prof. Dr. Akcan, benzer yakınmaları olan hastaların mutlaka genel cerrahi uzmanına başvurmaları gerektiğinin altını çizerek; "Bu hastalar bize genellikle ağrısız sert bir kitle ya da buna eşlik eden apseli bir durum ve ciltte değişikliklerle başvurabiliyorlar. Bazen bu cilt değişikliği meme cildinden iltihaplı akıntıya neden olacak kadar ciddi olabiliyor. Genellikle bu hastaların öykülerini sorguladığımızda son 3-5 yıl içinde doğum yaptıklarını öğreniyoruz. Eğer son 3-5 yıl içinde doğum yapmışsa bir hasta ve bu tip lezyonla karşımıza geldiyse mutlaka granülomatöz mastit tanısını da aklımıza getirmemiz gerekiyor. Ancak şunu da vurgulamalıyım ki; granülomatöz mastitin ayırıcı tanısında meme kanserini de düşünmemiz gerekiyor. Çünkü bazı bulgular meme kanserini taklit edebiliyor. Bu tip yakınmaları olan hastaların mutlaka genel cerrahi uzmanına başvurarak granülomatöz mastit yönünden değerlendirilmesi uygun olacaktır" ifadelerini kullandı.
Kendilerine gelen hastaların öykülerinde son 3-5 yıl içinde doğum yaptıklarını sözlerine ekleyen Prof. Dr. Akcan, benzer yakınmaları olan hastaların mutlaka genel cerrahi uzmanına başvurmaları gerektiğinin altını çizerek; "Bu hastalar bize genellikle ağrısız sert bir kitle ya da buna eşlik eden apseli bir durum ve ciltte değişikliklerle başvurabiliyorlar. Bazen bu cilt değişikliği meme cildinden iltihaplı akıntıya neden olacak kadar ciddi olabiliyor. Genellikle bu hastaların öykülerini sorguladığımızda son 3-5 yıl içinde doğum yaptıklarını öğreniyoruz. Eğer son 3-5 yıl içinde doğum yapmışsa bir hasta ve bu tip lezyonla karşımıza geldiyse mutlaka granülomatöz mastit tanısını da aklımıza getirmemiz gerekiyor. Ancak şunu da vurgulamalıyım ki; granülomatöz mastitin ayırıcı tanısında meme kanserini de düşünmemiz gerekiyor. Çünkü bazı bulgular meme kanserini taklit edebiliyor. Bu tip yakınmaları olan hastaların mutlaka genel cerrahi uzmanına başvurarak granülomatöz mastit yönünden değerlendirilmesi uygun olacaktır" ifadelerini kullandı.