Son zamanlarda şiddete meyilli çocuk ve gençlerde artış tedirgin edici boyutlara ulaştı. Konu hakkında görüşlerini aldığımız Eğitimci Yazar Naci Koçak, çocuk ve gençlerde şiddet olguluğunun sebeplerine dikkat çekerek, bu durumun önlenmesine yönelik yapılması gerekenlere dikkat çekti.
Şiddet bireyin fiziksel, cinsel, psikolojik, ekonomik yönden zarar görmesiyle ya da acı çekmesiyle sonuçlanan bir kavram olarak tanımlandığını ifade eden Eğitimci Yazar Naci Koçak, “Şiddet olaylarının gün geçtikçe daha da arttığı gözlemlenmektedir. Bu durum bireysel ya da toplumumuza özgü bir süreç olmayıp, insanlık tarihi boyunca sürekli gündeme gelmiştir.” dedi.
Şiddetin genel olarak birçok belirleyicisi olduğunu ifade eden Naci Koçak, “Bu belirleyicilerin ise birden fazla nedeni olabilir. Ekonomik, fiziksel, cinsel, duygusal olgular davranışlara dönüşüp şiddet türlerini oluşturur. Kişiye yönelik bireysel eylemlerin yanı sıra toplumsal koşullar ya da sistem tarafından uygulanan baskılar, savaş, terör ve işgaller şiddet örnekleridir.” ifadelerini kullandı.
ÜÇ GRUP ŞİDDET
“Gençleri şiddete yönelten etkenler bireysel, ailesel ve toplumsal boyutlarda ele alınabilir. Bireysel nedenler arasında bazı psikiyatrik sorunlar, dürtüsel davranışlar, sorun çözme becerilerindeki eksiklik, zihinsel gelişme gerilikleri, madde-alkol kullanımı, istismar ve şiddete uğrama sayılabilir. Ailesel nedenler arasında ise parçalanmış aile, ekonomik problemler, düşük eğitim, kalabalık aile yapısı, aile bireyleri arasında yaşanan şiddet olayları, ebeveynlerde bulunan psikolojik sorunlar yer alır. Toplumsal nedenler ise toplum içinde şiddetin normal karşılanması, yaygın olması, duyarsızlaşma ve bireylerin kendi adaletlerini dağıtma çabaları yer alır” diyerek sözlerine devam eden Koçak, yapılması gerekenleri açıkladı.
ŞİDDET NORMAL DEĞİL
Eğitimci Yazar Naci Koçak sözlerine şöyle son verdi;
“Çocuk ve gençlerde ortaya çıkan şiddet eğiliminde başta aileler, aile çevresi, okul yöneticileri, öğretmenleri ve akranları etkilidir. Şiddeti normal bir duygu gibi kabul etmemek gerekir. Çocuk ve gençlerde görülen şiddet eğilimine karşı çeşitli önlemler alınabilir. Bu süreçte gençlerin alternatif sorun çözme becerileri kazanması, şiddetin her zaman cezalandırılan, hiçbir zaman özendirilmeyen ve hoş görülmeyen bir davranış haline gelmesi önemlidir.
Anne baba, öğretmen ve rol model olan kişilerin gençlere uygun bir şekilde yol göstermesi gerekmektedir. Şiddet davranışı sergileyen çocuk ve gençlerin ailelerine bu süreçte büyük iş düşmektedir. Gözlemlenen durumların muhakkak bir uzmanla paylaşılıp profesyonel bir yardım alınması gerekmektedir.”
Gülşah Akkaş Yaman