Sivas'ın cadde ve sokaklarında sabah erken saatlerde baba ve oğlunun yaz kış demeden gezisi başlar. Bu gezi akşam saatlerine kadar devam eder. Her gün yapılan bu gezide esasında bir babanın dramı var. Ve bu dramda babanın bir feryadı: Artık çok yoruldum.
Baba İsmail Yiğit. 48 yaşında. İşi yok. Oğlu ise özürlü Murat Yiğit. 24 yaşında, gencecik bir insan, özürlü. Babası ona bir çiçek muamelesi içinde. Tek uğraşısı oğlu Murat. Sabah erken saatlerde başlayan gezi, öğle saatlerinde eve gidilerek yemek yemek ve dinlenmek ve ardından tekrar yola çıkarak Sivas'ı tekrar gezerek dönmekle geçen günler, aylar ve yıllar var.
"İşim yok, oğlumdan dolayı ödenen Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından verilen para ile geçiniyoruz. Oğlum bir çiçek. Yürü diyorum yürüyoruz, Sivas'ı adım adım yaz kış geziyoruz, ne yapalım? Söylediklerimi yapar, sözümden hiç çıkmaz. Konuşmaz. Ama bu durum beni çok ama çok yıprattı" diyen baba İsmail Yiğit, yıllardır hayatlarının bu şekilde geçtiğini ifade etti.
İsmail Yiğit, oğlunun 24 yaşında olduğunu, onu çok sevdiğini, her yere beraber gittiklerini ifade ederek, "İş sahibi olamadım. Çocuğumu gözümün önünde hep tutuyorum. Herkes bizi tanıyor. Oğlum puaça türü gıdaları çok seviyor, yürürken hep yiyor. Ben önde o arkada günlerimiz bir arkadaş gibi geçip gidiyor" derken, sonunda şunu ekliyor: "Artık çok yoruldum!"
Bahar Hızar
ÖZEL HABER
Yayınlanma: 08 Ağustos 2024 - 16:33
Bir babanın fedakarlığı ve sözü: Çok yoruldum
Her gün oğluyla birlikte Sivas'ı adım adım geziyor. İş yok, tek uğraşısı evladı. Ama şu sözü yürek dağladı: Çok yoruldum.
ÖZEL HABER
08 Ağustos 2024 - 16:33