BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN

 
Hilal görülmüş ve sokaklarda ?Yarın Ramazan? diye ilan edilmiş. Bektaşi babası kanaat etmemiş, kadıya varmış ve kâğıda ?Yarın Ramazan? yazmasını istemiş. Kadılar, verdikleri hükmü isteyene yazılı olarak vermek zorundadırlar, bahse mevzu kadı da yazmış vermiş. Baba, her sabah kalkıp, ?Yarın Ramazan? yazısını okuyor ve güya Ramazan´ın girmesini bekliyor? Derken, sokaklardan tellallar ?Yarın Bayram? diye ilan etmişler. Bektaşi pişkin pişkin ?Mübarek ne de çabuk geçti!? demiş.Bektaşi´yi inkâr içine nükte yerleştirmesiyle tanımlamak bir garip âdet olmuş ve ben elbette buna katılmıyorum. Zekâyı ve nükteyi değil de, küfrü öne çıkararak anlatanlarla yolum kökten ayrı; biz buradaki inceliğe bakalım.
İnsanoğlu ?Hele yarın olsun!? demeyi sever. Çoğumuzun hayatı da ertelemelerle doludur. ?Hele yaz gelsin, hele bu ay bir geçsin, hele bu seneyi de bir savuşturalım?? türünden nice tembelliklerimiz ve ihmallerimiz vardır. Ramazan münasebetiyle de pek çok nasihat dinledik, okuduk, gözyaşı dökenlerimiz oldu ve bazı kararlar aldık. Başkasını bilmem, ben her zaman böyle kararlar alırım ama mübarek on bir aylar(!) girince birer birer aklımdan uçar. Baba, ?Mübarek ne de çabuk geçti!? derken, kendi kendimize kurduğumuz zaman tuzağına dikkatimizi çekmek istemiştir.
?Sayılı gün tez geçer!? diye bir söz vardır. Ramazan´a da işaret vardır bu sözün içinde ve iftarı sabırsızlıkla beklerken, bir bakarız bir ay geçmiş, ne teravih, ne sahur kalmış? On beşinden sonra, yani ?Elveda bahri? başladığında zaten, bayram konuşulmaya, bayram hazırlıklarına başlanmıştır. Hayatın kendisi aslında ?sayılı gün?dür ve tez geçer. Geçen ömre bakarsın yel gibi gitmiştir, hatıralara dalarsan anlat anlat bitmez çok yaşamışsın gibi gelir. Bayramlar, hatıraların dört koldan haneye doluştuğu günlerdir; hatırası daha çok olan bencileyin ihtiyarlar göçenleri hatırana getirir için için ağlar. Bir yandan da gençler, çocuklar neşelenir, cıvıldaşır. Bir yanımız ağlar, bir yanımız güler.
En çok çocuklar içindir bayram. Tatmin etmek zor ama çocuklara, kırk senedir balon ve sakız ikramım var. Ve farkındasınızdır, artık çocuklar bayram filan gezmiyor, ?akıllı? meşguliyet alanları var. Endişeyle izlediğim bir konuyu da süper baba ve annelerden çekinerek söyleyeyim. Sevmek ile şımartmayı ayırmalı ve üzerine çok düşünmeliyiz. Çocuk sevgisini sanki yeni keşfetmiş gibi konuşmalar yaygınlaştı son zamanlarda. Dinî örneklerle sevmenin ölçüsünü mü bildiriyoruz, şımartmaya meşruiyet mi arıyoruz belli değil.
Büyük küçük herkesin bayramını kutluyorum. Allah, nice Ramazan ve bayramlara erdirsin. Rahmet ayında düşündüğünüz güzellikleri ertelemeden gerçekleştirme, gerçekleştirdiklerinizi sürdürme azmi dilerim. Çünkü zaman gerçekten çabuk geçiyor.