Sivas’ta tek olarak sanatına devam eden Mehmet Yüceyurt eski cezaevi yakınlarında bulunan iş yerinde kilim üretmeye devam ediyor. Sivas’ta tek ve Türkiye’de sayılı olarak kök boya ile dokuma işi yapan Mehmet Usta dokuma işini köyünde anneannesinden öğrendiğini dile getirdi.
Sivas’ın tarihi ve bilinir ürünlerinden biri olan Sivas kilimleri günümüzde hala bir çok vatandaş tarafından ilgi görmekte, kök boya sanatı ile kilim dokuyan Yüceyurt çocukluğundan merak saldığı işini yıllardır aktif olarak ilerletmeye devam ediyor.
Kök boya sanatı ile kilim ve halı dokuma çalışmasını inceliklerini gazetemize anlatan Yüceyurt işin püf noktalarını anlattı.
52 yaşında ki kilim dokuma ustası Mehmet Yüceyurt ‘’Kilim ve ya halı dokuma işini anneannemden öğrendim ben, çocukluğumda kendi köyümüzde her evde bir kışta en az 3-4 tane büyük taban halı dokunurdu. Sadece ben değil benimle birlikte tabii ki benim annem, anneannem ve kız kardeşlerim onlar da aynı şekilde halı dokuyorlardı ben de küçük küçük tezgahlar o zamanlar işte daha küçük bir çocukken çok erken başladım bu işe. Tezgahlarımı dahi kendim yaparak ve küçük küçük objeleri dokuyarak işe başlamış oldum hobi olarak şu an da 52 yaşındayım, tam aktif olarak 30 yıldır kilim dokuma işi yapıyorum’’ şeklinde konuştu.
Sivas’ta kök boya ile kilim dokuma
Kilim ustası Mehmet Yüceyurt ‘’Kilim dokuma işi bir sanattır büyük çaba ve emek ister, tabi eskiden insanlar evlerinde de halı ve ya kilim dokuma işi yapıyorlardı ama şu an tabi Türkiye çapında bütün şehirlerde kendi kültürüne, kendi tarihine göre halı dokuyan insanlar vardır, ama kök boya olarak kök boya kullanan ya da yapan var mı onu bilmiyorum. Sivas’ta tek ben yapıyorum benden başka bu sanatı yapan yok ama tabii ki diğer şehirlerde kök boya kullanarak dokuyanlar illa ki vardır’’ dedi.
Kök boya sanatı ile kilim ve halı dokuma
Kök boya ile kilim dokumanın aşamalarından bahseden Yüceyurt ‘’Hem halı hem kilim mesela ilk başta şöyle bir şey gidiyorsunuz önce ipleri eğirtiyorsunuz işte mesela köyden başlayayım ben köyde işte köydeki orta yaşlı kadınlar falan tabii şu andan değil geçmişten bahsediyorum ben para karşılığı, köydeki orta yaşlı kadınlara önce ipleri yünden taratıyorsunuz tarakta daha sonra eğirtiyorsunuz ipleri köydeki kadınlara eğirttiriyoruz Eğirttikten sonra da ip haline getiriyorsunuz yünleri sonrasında dağlara gidiyoruz dağlarda ki bitki yaprakları, bitki kökleri için hangisi ne renk yapacaksanız işinize hangisi yarıyorsa onları temin ediyoruz dağlardan getiriyoruz kökleri aldıktan sonra büyük uğur kazanları var o kazanlarda önce ıslatıyorsunuz o bitkileri ya da köklerini, bir süre kazanın içinde bekliyor o bitkiler işte en az bir hafta kadar bir süre bekliyor suyun içerisinde. Sonra o kazanlardaki bitki ve ya kökleri bir süre kaynatıyoruz, kaynattıktan sonra o bitkilerin suyu ortaya çıkıyor yani renkleri, boyaları suya çıkıyor. Daha sonrasında kazanın içindeki o posa haline gelmiş bitkileri kazandan çıkarıyoruz ardından saf, natürel yaptırmış olduğumuz ipleri kazanlara basıyoruz kazanın içinde ipler ve bitkilerde çıkan boyayı bir süre kaynatıyoruz en aşağı bir saat falan bir kaynama süresi var ondan sonra kaynattığımız ipleri çekiyoruz kazanın içinden ardından ipleri sabitlemek için ya şap kullanıyoruz ya da kezzap kullanıyoruz. Bir miktar atıyoruz kezzabı mesela suyun içerisine onu iyice yediriyoruz ve o ipi tekrar basıyoruz, bastıktan sonra bir yarım saat kadar falan da öyle kaynatıyoruz kaynama işleminin ardından ipleri alıyoruz kazandan tekrar ve yıkayıp, serip kurutuyoruz, kuruduktan sonra da dokumaya geçiyoruz. Dokumaya geçtiğimizde de önce Çözgüleri çözüyoruz tezgahına çözğüleri çözdükten sonra da ağız atkılarını atıyoruz attıktan sonra da halı ve ya kilim ne istiyorsak dokumaya başlıyoruz. Yani baya sabır ve emek gerektiren bir iş ama gerçekten yapım aşamasında olsun ürün bittikten sonra olsun yapılan iş keyif veriyor. Ben 30 yıldır zevkle bu işi yapıyorum tabi dokuğumuz halı ya da kilimin süresi belli olmuyor boyutuna desenine göre değişiklik gösteriyor’’ ifadelerine yer verdi.
Abdullah Alkan
Sivas’ın tarihi ve bilinir ürünlerinden biri olan Sivas kilimleri günümüzde hala bir çok vatandaş tarafından ilgi görmekte, kök boya sanatı ile kilim dokuyan Yüceyurt çocukluğundan merak saldığı işini yıllardır aktif olarak ilerletmeye devam ediyor.
Kök boya sanatı ile kilim ve halı dokuma çalışmasını inceliklerini gazetemize anlatan Yüceyurt işin püf noktalarını anlattı.
52 yaşında ki kilim dokuma ustası Mehmet Yüceyurt ‘’Kilim ve ya halı dokuma işini anneannemden öğrendim ben, çocukluğumda kendi köyümüzde her evde bir kışta en az 3-4 tane büyük taban halı dokunurdu. Sadece ben değil benimle birlikte tabii ki benim annem, anneannem ve kız kardeşlerim onlar da aynı şekilde halı dokuyorlardı ben de küçük küçük tezgahlar o zamanlar işte daha küçük bir çocukken çok erken başladım bu işe. Tezgahlarımı dahi kendim yaparak ve küçük küçük objeleri dokuyarak işe başlamış oldum hobi olarak şu an da 52 yaşındayım, tam aktif olarak 30 yıldır kilim dokuma işi yapıyorum’’ şeklinde konuştu.
Sivas’ta kök boya ile kilim dokuma
Kilim ustası Mehmet Yüceyurt ‘’Kilim dokuma işi bir sanattır büyük çaba ve emek ister, tabi eskiden insanlar evlerinde de halı ve ya kilim dokuma işi yapıyorlardı ama şu an tabi Türkiye çapında bütün şehirlerde kendi kültürüne, kendi tarihine göre halı dokuyan insanlar vardır, ama kök boya olarak kök boya kullanan ya da yapan var mı onu bilmiyorum. Sivas’ta tek ben yapıyorum benden başka bu sanatı yapan yok ama tabii ki diğer şehirlerde kök boya kullanarak dokuyanlar illa ki vardır’’ dedi.
Kök boya sanatı ile kilim ve halı dokuma
Kök boya ile kilim dokumanın aşamalarından bahseden Yüceyurt ‘’Hem halı hem kilim mesela ilk başta şöyle bir şey gidiyorsunuz önce ipleri eğirtiyorsunuz işte mesela köyden başlayayım ben köyde işte köydeki orta yaşlı kadınlar falan tabii şu andan değil geçmişten bahsediyorum ben para karşılığı, köydeki orta yaşlı kadınlara önce ipleri yünden taratıyorsunuz tarakta daha sonra eğirtiyorsunuz ipleri köydeki kadınlara eğirttiriyoruz Eğirttikten sonra da ip haline getiriyorsunuz yünleri sonrasında dağlara gidiyoruz dağlarda ki bitki yaprakları, bitki kökleri için hangisi ne renk yapacaksanız işinize hangisi yarıyorsa onları temin ediyoruz dağlardan getiriyoruz kökleri aldıktan sonra büyük uğur kazanları var o kazanlarda önce ıslatıyorsunuz o bitkileri ya da köklerini, bir süre kazanın içinde bekliyor o bitkiler işte en az bir hafta kadar bir süre bekliyor suyun içerisinde. Sonra o kazanlardaki bitki ve ya kökleri bir süre kaynatıyoruz, kaynattıktan sonra o bitkilerin suyu ortaya çıkıyor yani renkleri, boyaları suya çıkıyor. Daha sonrasında kazanın içindeki o posa haline gelmiş bitkileri kazandan çıkarıyoruz ardından saf, natürel yaptırmış olduğumuz ipleri kazanlara basıyoruz kazanın içinde ipler ve bitkilerde çıkan boyayı bir süre kaynatıyoruz en aşağı bir saat falan bir kaynama süresi var ondan sonra kaynattığımız ipleri çekiyoruz kazanın içinden ardından ipleri sabitlemek için ya şap kullanıyoruz ya da kezzap kullanıyoruz. Bir miktar atıyoruz kezzabı mesela suyun içerisine onu iyice yediriyoruz ve o ipi tekrar basıyoruz, bastıktan sonra bir yarım saat kadar falan da öyle kaynatıyoruz kaynama işleminin ardından ipleri alıyoruz kazandan tekrar ve yıkayıp, serip kurutuyoruz, kuruduktan sonra da dokumaya geçiyoruz. Dokumaya geçtiğimizde de önce Çözgüleri çözüyoruz tezgahına çözğüleri çözdükten sonra da ağız atkılarını atıyoruz attıktan sonra da halı ve ya kilim ne istiyorsak dokumaya başlıyoruz. Yani baya sabır ve emek gerektiren bir iş ama gerçekten yapım aşamasında olsun ürün bittikten sonra olsun yapılan iş keyif veriyor. Ben 30 yıldır zevkle bu işi yapıyorum tabi dokuğumuz halı ya da kilimin süresi belli olmuyor boyutuna desenine göre değişiklik gösteriyor’’ ifadelerine yer verdi.
Abdullah Alkan