TOKAT (İHA) - Tokat'ta yaşayan Kemal Güngör taş plaklarda bulunan şarkıları 10 yıldır dijitale aktarıyor, 350 bine yakın eseri arşivine almayı başardı.
Tokat'ta yaşayan Kemal Güngör, plaklara olan merakıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Deden Hobi olarak aldığı plak merakını devam ettiren Güngör, evinde bir odasını plakları için ayırdı. Şehir içi ve şehir dışından aldığı plakları dijitale aktararak arşiv oluşturan Güngör, 10 yıldır aldığı her plağı dijital arşivine ekliyor. Yaklaşık olarak 350 bine yakın eserin bulunduğu arşivde birçok sanatçının eserleri ve isimleri yer alıyor. Güngör, yaptığı bu arşive gözü gibi baktığını belirterek arşivinin maddi bir karşılığının olmayacak kadar değerli olduğunu söyledi. "350 bine yakın plağın dijital kayıttı bulunuyor"
350 bin plak da bulunan şarkıyı dijitale aktardığını belirten Kemal Güngör, "Müziğe başlangıcım dedemden geliyor. Dedemden babama geçti oradan da bana geçti bu müzik merakı. Daha sonrasında arşivimiz oluşmaya başladı, Sanatçıların biyografilerini diskografilerini hazırlamakla kendimi mutlu etmeye çalıştım. Bu işte de başarılı olduğuma inanıyorum. Dinlediğim her plağı mp3 olarak dijital ortama aktarıyorum. Plakların tamamını elimde tutma şansım olmuyor. Özellikle 45'lik denilen plaklara çok merakım var. Bu kadar plak muhafaza etmek kolay olmuyor, ekonomik şartların çok uygun olması gerekiyor. Dolayısıyla alıp satma meşgul oluyorum. Üzerinden azda olsa kazanç elde ediyorum. Asıl önemli olan da bizden sonra ki kuşağa bırakabilecek bir şeyler hazırlayabilmek. Bu dijital kayıt da gelecek nesillere bırakabileceğimiz bir miras gibi düşünüyorum. Elimde yaklaşık olarak 350 bine yakın plağın dijital kayıttı bulunuyor. Bunlar taş plak, 45'lil plak olarak sınıflandırıyorum, Alfabetik olarak dizimler hazırlıyorum. Plakları, plak çalar aletle çalıyorum, altta ki düzenek sayesinde de bilgisayara aktarıyorum en sonda bilgisayar da bulunan programlarla kayıt edip temizlik yapıyorum. 350 bine yakın plağın kayıttı var ancak kaç tane sanatçı olduğunu bende bilmiyorum. 2 tane hard diskim var, onlara gözüm gibi bakıyorum. Onlara bir şey olacak diye çok korkuyorum. 2013 yılında bu arşivleme işine başladım. Sanatçıların takdirlerini alıyorum, zaman zaman beni arıyorlar, bu plağımın kayıttı veya görseli var mı diye soruyorlar. Plaklar benim çocuklarım gibi onları çok seviyorum. Yeni aldığım plaklar bana gelene kadar uyumadığım günlerde oluyor. Plakları aldıktan sonra bakımlarını ve temizliğini yaptıktan sonra onları dinlemeyi seviyorum. Gün yüzüne çıkmamış sanatçılar oluyor. Bir tane 45'lik plak yapmış ve piyasadan çekilmiş veya eşi izin vermediği için bırakmış gibi kişilerin plakları daha nadir oluyor. Plaklar gerçekten çocuklarım gibi ancak bu çarkı döndürmek için para kazanmak gerekiyor. Bir plak gönderdiğim zaman üzüldüğüm anlar oluyor. Bu kayıtları sakladıkça da mutlu oluyorum, umarım ilerde birilerine fayda sağlar. Maddi bir değerle kıyaslanacak bir şeyi yok" şeklinde konuştu.
Tokat'ta yaşayan Kemal Güngör, plaklara olan merakıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Deden Hobi olarak aldığı plak merakını devam ettiren Güngör, evinde bir odasını plakları için ayırdı. Şehir içi ve şehir dışından aldığı plakları dijitale aktararak arşiv oluşturan Güngör, 10 yıldır aldığı her plağı dijital arşivine ekliyor. Yaklaşık olarak 350 bine yakın eserin bulunduğu arşivde birçok sanatçının eserleri ve isimleri yer alıyor. Güngör, yaptığı bu arşive gözü gibi baktığını belirterek arşivinin maddi bir karşılığının olmayacak kadar değerli olduğunu söyledi. "350 bine yakın plağın dijital kayıttı bulunuyor"
350 bin plak da bulunan şarkıyı dijitale aktardığını belirten Kemal Güngör, "Müziğe başlangıcım dedemden geliyor. Dedemden babama geçti oradan da bana geçti bu müzik merakı. Daha sonrasında arşivimiz oluşmaya başladı, Sanatçıların biyografilerini diskografilerini hazırlamakla kendimi mutlu etmeye çalıştım. Bu işte de başarılı olduğuma inanıyorum. Dinlediğim her plağı mp3 olarak dijital ortama aktarıyorum. Plakların tamamını elimde tutma şansım olmuyor. Özellikle 45'lik denilen plaklara çok merakım var. Bu kadar plak muhafaza etmek kolay olmuyor, ekonomik şartların çok uygun olması gerekiyor. Dolayısıyla alıp satma meşgul oluyorum. Üzerinden azda olsa kazanç elde ediyorum. Asıl önemli olan da bizden sonra ki kuşağa bırakabilecek bir şeyler hazırlayabilmek. Bu dijital kayıt da gelecek nesillere bırakabileceğimiz bir miras gibi düşünüyorum. Elimde yaklaşık olarak 350 bine yakın plağın dijital kayıttı bulunuyor. Bunlar taş plak, 45'lil plak olarak sınıflandırıyorum, Alfabetik olarak dizimler hazırlıyorum. Plakları, plak çalar aletle çalıyorum, altta ki düzenek sayesinde de bilgisayara aktarıyorum en sonda bilgisayar da bulunan programlarla kayıt edip temizlik yapıyorum. 350 bine yakın plağın kayıttı var ancak kaç tane sanatçı olduğunu bende bilmiyorum. 2 tane hard diskim var, onlara gözüm gibi bakıyorum. Onlara bir şey olacak diye çok korkuyorum. 2013 yılında bu arşivleme işine başladım. Sanatçıların takdirlerini alıyorum, zaman zaman beni arıyorlar, bu plağımın kayıttı veya görseli var mı diye soruyorlar. Plaklar benim çocuklarım gibi onları çok seviyorum. Yeni aldığım plaklar bana gelene kadar uyumadığım günlerde oluyor. Plakları aldıktan sonra bakımlarını ve temizliğini yaptıktan sonra onları dinlemeyi seviyorum. Gün yüzüne çıkmamış sanatçılar oluyor. Bir tane 45'lik plak yapmış ve piyasadan çekilmiş veya eşi izin vermediği için bırakmış gibi kişilerin plakları daha nadir oluyor. Plaklar gerçekten çocuklarım gibi ancak bu çarkı döndürmek için para kazanmak gerekiyor. Bir plak gönderdiğim zaman üzüldüğüm anlar oluyor. Bu kayıtları sakladıkça da mutlu oluyorum, umarım ilerde birilerine fayda sağlar. Maddi bir değerle kıyaslanacak bir şeyi yok" şeklinde konuştu.